İlk kez 2 kadın birden uzay yürüyüşü yapacak

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacakNASA 29 Mart 2019’da ilk kez iki kadın astronotun uzayda birlikte yürüyüş yapacağını duyurdu. Uzaya ilk kadını Sovyetler Birliği göndermişti ve bundan 35 yıl sonra, Christina Koch ve Anne McClain uzaya aynı anda çıkacaklar. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için hazırladığım özel yazımızda Dünya’ya yön veren kadın öğretmenler bilim insanlarını ve düşünürleri görelim.

Önce uzaya çıkan kadınlar

Dünya nüfusunun yaklaşık yarısını kadınlar oluşturuyor. Primatlar içinde kuyruksuz maymunlar kategorisine giren insan türünün eşeyli üreme stratejisinin gereği bu.

Ancak, erkek egemen toplumda, kadınlar yaptıkları hemen her şeye ömür boyu gizli veya açık hesap vermek zorunda kalırken, çalışma hayatından da dışlanıyorlar. Erkekler bu yaygın ve kalıcı baskının pek farkında değil. Çoğu kadın ise ne yazık ki bu durumu kabullenmiş ve hatta savunucusu olmuş durumda.

Sovyet kozmonot Svetlana Savitskaya’nin 25 Temmuz 1984’te uzayda yürüyüş yapmasından bu yana, uzaya çıkan kadın astronotlarının sayısının erkeklerden az olmasının bir sebebi de bu. Tabii erkek egemen toplum tasarımı çok aptalca bir şey:

Bir yandan din ve edep kisvesi altında işgücünün yarısını köleleştiriyor, diğer yandan egemenleri zengin ederken, geniş kitlelerin de yoksul yaşamasına neden oluyorlar. Ancak, kadına yapılan baskıyı en iyi kadınlar anlatır. Biz bu yazıda dünyanın başlıca bilim kadınları ve düşünürlerini göreceğiz.

İlgili yazı: Gerçek Adem: ilk insan ne zaman yaşadı?

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

NASA’dan başlayalım

Christina Koch ve Anne McClain, 29 Mart 2019 Cuma günü, Uluslararası Uzay İstasyonu’nun dışında bir yürüyüş yapacaklar. Gönül isterdi ki bu haberi yapılacak bir marifet olmasın. Sıradan bir haber olsun.

Ancak, son 60 yılda sadece dört ekip, aynı anda uzay yürüyüşü yapma eğitimi almış olan iki kadınla birlikte uzaya çıktı ve asla iki kadın uzayda yalnız olmadı.

Bu nedenle kadınların yaptığı her şeyi hem kadınlara duyurmalıyız ki toplumsal baskı ile kendi değerlerini unutmasınlar, hem de erkeklere duyurmalıyız ki kadınların ne kadar değerli olduğunu anlasınlar.

Nitekim NASA da bu yürüyüşü kadın hakları için mesaj vermek üzere planlamış görünüyor; çünkü gerekli yer desteği, Texas’ta bulunan NASA Johnson Uzay Merkezi’nde çalışacak olan iki kadın tarafından sağlanacak: Uçuş direktörü Mary Lawrence ve Kanada Uzay Ajansı’ndan Kristen Facciol.

İlgili yazı: Kodlama İçin En Gerekli 16 Programlama Dili

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak
Valentina Tereshkova

 

Heyecanımı gizleyemiyorum!

Kristen Facciol’un tweeti bu ve ne kadar haklı olduğunu bizzat NASA istatistikleri gösteriyor. 1998’de kullanıma giren ISS’te, istasyonun inşası dahil, bugüne dek 233 uzay yürüyüşü yapıldı. Ancak, uzaya çıkan 500 astronotun yüzde 11’inden azı kadın ve uzay yürüyüşleri ya kadın-erkek birlikte ya da salt erkeklerden oluşan ekiplerle yapılmış bulunuyor.

Bence eski NASA yöneticilerinin yargıda hesap vermesi gereken bir durum bu. Nedir yani? NASA’ya astronot olarak başvuran kadınların sadece yüzde 11’i mi kadın? Kadın astronotların sadece yüzde 11’i mi başarılı oluyor? Neden kadınlara güvenmiyor, yolunu açmıyor, onları desteklemiyorsunuz?

Kadınlar daha az başarılı oluyorsa ki bu saçmalığı söyleyen ve araştırmalarıyla kadınların bilimde daha az başarılı kanıtladığını öne süren İtalyan profesörün (Alessandro Strumia) CERN’deki işine son verildi. Ayrıca kürsü sahibi olduğu Pisa Üniversitesi de hakkında soruşturma başlattı; fakat diyelim ki öyle. Bu durumda, neden kadınların başarılı olması için daha çok çalışmıyorsunuz?

İlgili yazı: Düz Dünya Teorisini Çürüten 12 Kanıt

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak
İp Anne olarak da Margaret Hamilton, insanları Ay’a gönderen Apollo kapsüllerinin navigasyon bilgisayarlarının transistorlarını elle ördü; çünkü bu bilgisayarın yazılımları donanıma kodlanmıştı.

 

Neyse ki fizikçiler karşı çıktı

Strumia’nın “Kadın fizikçiler erkekler kadar iyi değil” sözlerinin ardından, sadece Avrupa Nükleer Araştırmalar Merkezi (CERN) çalışanlar değil, dünya çapında toplam 3000 fizikçi bunu reddeden bir belgeyi imzaladı. İşte NASA tam da bu tartışmaların kamuoyunu sarsarak bilinçlendirdiği bir sırada ve tarihte ilk kez, iki kadın astronotun uzayda birlikte yürüyüş yapmasına izin veriyor.

Doğrusu bu tepkiler az bile: Kadınların kariyerde yükselme şansı erkeklerden daha az ve aynı seviyedeki erkeklerden daha az maaş alıyorlar. Ayrıca geçen yıl çıkan bir haberde, Tokyo Tıp Üniversitesi’nin, erkeklerin notlarında düşüş olduğunu görünce, kadın öğrencilerin notunu bilerek düşürerek okuldaki kadın sayısının yüzde 30’da kalmasını sağladığı ortaya çıktı.

Dahası Japon üniversitelerinin öğrencilere cinsiyet ayrımı yapmalarının (yaptıkları ayrımı kamuoyuna açıklama kaydıyla) yasal hak olduğunu öğrendik! Bu bağlamda, McClain ve Koch’un NASA astronot programı 2013 mezunu olduğunu belirtelim ki bu sınıf yüzde 50 oranında kadınlardan oluşuyordu. İşte Japonya ile Amerika’nın farkı budur.

İlgili yazı: Personel Taşıyıcı Dragon Kapsülü Uzaya Fırlatıldı

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

İlk kadın bilim insanı Hypatia

Sistematik çalışmalar açısından bakarsak tarihte ilk kadın bilim insanı İskenderiyeli Hypatia’dır. Helenistik dönemin ünlü Yeni Platoncu filozofu, astronomu ve matematikçisi 350-370’te doğdu ve 415 yılında öldü. Daha doğrusu öldürüldü.

Hypatia aynı zamanda hayatını makul detayda bildiğimiz ilk matematikçidir ki bilim kadınlarının bu çalışkan öncüsü, aynı zamanda büyük bir öğretmen ve danışman olarak biliniyordu. Diophantus’un on üç ciltlik Aritmetik eserine yorum yazmıştı ve bunların bir kısmı kitabın ana metnine eklenmiş olabilir.

Hypatia aynı zamanda Ptolemaios’un (Batlamyus) Büyük bileşim (Almagest) yapıtının editörlüğünü yaptığını düşünüyoruz.

Socrates Scholasticus’a göre Hypatia, 6 Mart 415 günü (Hıristiyanların Mart ayına denk gelen Büyük Perhiz bayramında) Peter liderliğindeki bir grup bağnaz tarafından vahşice öldürüldü. Ne yazık ki Türkiye, Pakistan, Afganistan ve IŞİD kontrolündeki bölgelerde kadın cinayetlerini sıklıkla okuyoruz. Oysa Hypatia’da gördüğümüz gibi erkeklerin, kadınları kaba kuvvetle susturmaya çalışması yeni değil.

İlgili yazı: İnternetinizi Uçuracak En İyi 10 Modem

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

Augusta Ada King

1815-1852 yıllarında yaşamış olan Lovelace kontesi Augusta Ada King ünlü bir İngiliz matematikçi ve yazardır. Bu değerli bilim kadınını Dünya’nın ilk mekanik bilgisayarını tasarlayan Charles Babbage’ın Analitik Makine prototipi üzerinde yaptığı çalışmalarla tanıyoruz.

Ada, Analitik Makine’nin gelişmiş bir hesap makinesi olmanın çok ötesinde, gerçek bir bilgisayar olduğunu kavrayan ilk kişidir (Babbage bile tasarımının önemini anlamamıştı). Aynı zamanda Analitik Makine için ilk algoritmayı da o yazdı. Bu nedenle tarihin ilk yazılımcısı olarak tanınıyor.

Günümüzde yapay zeka geldi ve robotlar hızla yaygınlaşıyor. Bu nedenle kız-erkek bütün öğrencilerin İngilizce öğrenmek kadar kodlamayı da öğrenmesi gerekiyor. Hatta kodlama yetmez, algoritmalı düşünmeyi de (yaratıcılık) öğrenmeleri gerekir ki kariyerlerinde ara eleman olarak kalmasınlar (Bkz. Kodlama İçin En Gerekli 16 Programlama Dili)

İlgili yazı: Evrenin En Büyük Yıldızı UY Scuti mi?

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

Rosalind Franklin

İngiliz bilim kadını Rosalind Elsie Franklin (1920–1958), Watson ve Crick’le birlikte DNA üzerine araştırmalar yaptı. Aynı zamanda virüsler, kömür ve grafit üzerinde çalıştı. Özellikle de X-ışını kristalografisi üzerine yaptığı çalışmalarla DNA’nın çifte sarmal olduğunun anlaşılmasını sağladı.

Ancak, Watson ve Crick, DNA’nın çifte sarmal olduğunu buldukları için Nobel ödülü alırken kendisinin başarıları yıllar sonra takdir edildi.

İlgili yazı: Kara Delik Bombası: En Büyük Enerji Kaynağı

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

Jane Goodall

1934 doğumlu Dame Jane Morris Goodall ünlü bir primat ve insanbilimcidir. Dünyanın en önde gelen şempanze uzmanı olarak kabul edilen Goodall 55 yıl boyunca, Tanzanya’daki Gombe Deresi Ulusal Parkı’nda bulunan yabanıl şempanzelerin sosyal hayatlarını inceledi (1960-2015). Böylece insanın evrimsel kökenlerini (özellikle de primat sosyolojisini) anlamamıza yardımcı oldu.

Jane Goodall Enstitüsü’nü kuran İngiliz bilim kadını, Kökler ve Filizler programını da hayata geçirdi. Goodall, vahşi hayatın korunması için çevreyi kirleten şirketler ve kaçak avcılarla mücadele etti. 1996 yılında, İnsan Olmayanların Hakları projesinin yönetim kurulunda yer aldı. 2002’de Birleşmiş Milletler barış elçisi seçildi. Aynı zamanda Dünya Gelecek Konseyi’nin fahri üyesidir.

İlgili yazı: Einstein ve Dünyayı Değiştiren Denklem

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

Gizli Sayılar

İngilizce açılımıyla “tarihin sayfalarında gizli kalmış kişiler”, yönetmen Theodore Melfi’nin çektiği ve 2016 yılında gösterime giren bir biyografik film. Margot Lee Shetterly’nin yazdığı aynı adlı kitaptan serbestçe uyarlanan film, uzay yarışı ve Ay’a yolculuk sırasında NASA’da çalışan siyah kadınların öyküsünü anlatıyor.

Filmde anlatılan kadınlar ise Mercury roketlerinin uçuş rotalarını hesaplayan matematikçi Katherine Johnson, NASA yöneticisi ve matematikçi Dorothy Vaughan ve NASA mühendisi Mary Jackson.

İlgili yazı: Yapay Zeka Nedir ve Nasıl Çalışır?

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

Maryam Mirzakhani

Maryam Mirzakhani (1977–2017), Stanford Üniversitesi’nde çalışan bir matematik profesörüydü. Özellikle Teichmüller teorisi, hiperboller geometrisi, ergodik teoriler ve simplektik geometri üzerinde çalıştı.

2005 yılında Popular Science dergisinin dördüncü En Parlak 10 Zeka listesine girdi ve 2014 yılında Uluslararası Matematikçiler Birliği tarafından, Riemann yüzeyleri ve moduli uzaylarına yönelik çalışmalarından dolayı Fields Madalyasına layık görüldü. 2017 yılında kanserden hayatını kaybetti. Ancak, Türk kadınlarına da örnek olması gereken bir kişilik:

Nitekim refah eğitimle artar. Bunun için de ekonomik üretim biçimlerini değiştirmemiz gerekir; çünkü ekonomik üretim biçimleri değişince yönetim ve yönetişim biçimleri değişir. Ekonomik üretim biçimleri teknoloji ile değişir ve teknoloji sadece matematik, fizik, biyoloji gibi temel bilimlerle gelişir.

Bu nedenle Türkiye kalem erbabı yetişen ve buluş yapılan bir ülke olmalı. Okullarımızda sözde değil, özde STEM (Fizik, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) eğitimi verilmeli. Dahası STEM+A olmalı; yani başta sanat, edebiyat, felsefe, psikoloji ile sosyoloji olmak üzere, insan bilimleri de eğitime eklenmeli.

İlgili yazı: Şimdi de Mini Neandertal Beyni Üretiyorlar

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

Farkhunda Malikzada

Ferhunde Melikzade (1988-2015), Afganistan yurttaşı olan bir kadın öğretmendi. 19 Mart 2015 günü, muska satarak dini sömürmek ve insanları soymakla suçladığı bir imamın, “Bu kadın Kuran yaktı” suçlaması ile galeyana gelen kalabalık tarafından linç edildi. Ferhunde Hanım, Zainuddin adlı din adamını, kendisinin de din öğretmeni olarak çalıştığı caminin önünde suçlamıştı.

Yapılan soruşturmada Kuran yakmadığı ortaya çıktı. Ölümünün ardından üç erkek yirmi yıl ceza, sekiz erkek on altı yıl ceza, on sekiz yaş altı bir erkek on yıl ceza ve olaya seyirci kalan on bir polis de sadece birer yıl ceza aldı. Olay büyümeseydi bu hafif cezalar cinayetin örtbas edilebileceğini gösteriyordu. Ölümünden sonra Kabil’de adına bir anıt dikildi.

İlgili yazı: Laboratuarda İnsan Beyni Büyüttüler

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak
Ceren Damar.

 

Neden kadın öldürüyorlar?

Özellikle de neden kadın öğretmenleri öldürüyorlar? Biliyorsunuz bizde de Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde kadrolu olan araştırma görevlisi Ceren Damar (27) çalışma odasında bir öğrenci tarafından öldürüldü. Bunun sebebi o öğrencinin sınavda kopya çektiğini tespit etmesiydi.

Burada asıl sorun kadın öğretmenlerden korkmaları: Erkekler okursa birer erkek yetişir; ama kadınlar okursa bütün kuşaklar yetişir. Ancak, kadınları baskı altına alırlarsa gelecek kuşaklar da bağnaz yetişir ve böylece nüfusun yarısını, kadın evde kalsın diyerek bedavaya çalıştırmış olurlar.

İkinci sebep eğitim sistemimizdeki eksiklikler. Bizde birçok ilköğretim kurumu, lise ve üniversite okul değil, ticarethane. Veliler de çocukları okusunlar diye değil, kısa yoldan para kazansınlar diye okula gönderiyor. Bu durumda özel okul öğrencileri hem anne-babası, hem de okul yöneticileri tarafından gelir kapısı olarak şımartılıyor ve baskı altına alınıyor. Peki ya kadınlar okursa ne olur? Örneğin:

İlgili yazı: Beyin Formülü: İnsan Beynini Çalıştıran Yazılım Bulundu

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

Ursula Le Guin (1929–2018)

Amerikalı ünlü bilimkurgu ve fantezi yazarı, düşünür, edebiyatçı. Cinsiyet ayrımcılığı ve ırkçılığa karşı mücadele eden global aktivist. Özellikle Yerdeniz roman dizisi ve Hainish evreni ile tanınır ki ben bütün eserlerini, özellikle de Karanlığın Sol Eli kitabını okumanızı öneririm.

1959 yılında yazmaya başlayan le Guin, son güne kadar edebiyat kariyerine devam etti. Amerikan Sanat ve Edebiyat Akademisi’nin önden gelen seslerinden biriydi ki insan hakları açısından her zaman Amerika’nın en güçlü seslerinden biri olarak tanınmıştır.

İlgili yazı: Beyin Programlayan Holografik Aygıt

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

Sabiha Gökçen

Atatürk’ün söylediği ve Elon Musk’ın da Personel Taşıyıcı Dragon kapsülünü uzaya göndererek insanların Mars’a yerleşmesi için sektörü teşvik edip dinlediği gibi, “İstikbal Göklerdedir” (Bu Atatürk’ün sözlerinin slogan haline getirilmiş hali; ancak bu, Atamızın bu sözleri söylemediği anlamına gelmiyor. Bu detaya Atatürk öyle demedi ki diye karalama yapanlara karşı dikkat edelim).

Sabiha Gökçen ise Atatürk’ün evlat edindiği sekiz çocuktan biri olarak dünyanın ilk savaş uçağı kadın pilotudur (1913-2001). İstanbul’daki Sabiha Gökçen Havalimanı da adını ondan alıyor. Marie Marvingt ve Evgeniya Shakhovskaya ondan önce askeri pilot olarak çalışmıştı.

Ancak, Sabiha Gökçen dünyanın savaş uçağı kullanan ve gerçek operasyonlara katılan ilk pilotu oldu. Bu nedenle de Guiness Dünya Rekorlar Kitabı’na girdi. Aynı zamanda ABD Hava Kuvvetleri tarafından 1996 yılında yayınlanan “Tarihin En Büyük 20 Havacısı” kitabında posteri yaralan tek kadın pilottur. Kendisi başta THY olmak üzere tüm Türk kadın pilot ve kabin memurlarının esin kaynağı.

İlgili yazı: Bilinç Bilinçsiz Beynin Ürünü mü?

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak

 

Kadınlar geleceğimiz

Türkiye ve dünyada birçok başarılı kadın var. İnsan nüfusunun yaklaşık yarısı kadın ve sadece Türkiye ile sınırlı kalsak bile adları saymakla bitmez. Kadının Adı Yok kitabını yazan Duygu Asena, 6 Ekim 1990’da suikasta kurban giden Bahriye Üçok gibi aydınlarımız var:

Vikipedi’den alıntı yaparsak “Türk tarihçi ve siyaset bilimci, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin ilk kadın akademisyeni, Cumhuriyet Senatosu üyesi, Halkçı Parti’den Ordu milletvekili ve Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) meclis üyesi. İslam’da örtünmenin ve oruç tutmanın zorunlu olmadığı sözleriyle tepki çekti.”

Doç. Dr. Bahriye Üçok, katledildiği sırada SHP için bir laiklik raporu hazırlamaktaydı. Üçok, katıldığı toplantılarda sık sık laiklik, kadın hakları ve irtica tehlikesi üzerinde durmuş ve “laikliğin savunucusu ilahiyatçı” olarak tanınmıştır. Fransızca, Arapça ve Farsça bilen Üçok, “İslam’dan Dönenler”, “Yalancı Peygamberler” ve “İslam Devletlerinde Kadın Hükümdarlar” adlı üç kitap yayımlamıştır.

Oysa sadece okuyan kadınlar; özgürlüğün, laik, demokratik, üniter, tam bağımsız, Atatürk ilke ve devrimlerine sadık Türkiye’nin savunucusu olan bilim kadınlarımız öldürülmedi. Bir de Özgecan Şahin’e ek olarak sayısız cinayet işlenmiş bulunuyor. Bütün bunlar anımsamamız ve eğitimle, toplumsal barışla aşmamız gereken olaylar. Devlet başkanlarına dek her makamda daha çok kadın yöneticiye gerek olduğunu gösteren olaylar.

İlgili yazı: Bilinç Maddenin Yeni Bir Hali mi?

İlk-kez-2-kadın-birden-uzay-yürüyüşü-yapacak 

Ancak kutuda kalan şey umut

Derler ki insanlık günahsız iken fettan kadın Pandora, tanrıların emanet ettiği kutunun kapağını açıp günahları dünyaya salmıştır. Ona bakarsanız Havva da Adem’in kaburgasından yaratılmış, hatta bazılarına göre elmayı da Adem’e Havva yedirmiştir.

Siz de Gerçek Adem’in kim olduğunu ilgili yazıda ve mitokondri Havvası’nda okuyabilirsiniz. Toplumları bağnazlığa götüren mantık hatalarını ise insanlar neden dinde ve siyasette anlaşamıyor ve hangi din daha çok şiddet içeriyor yazılarında görebilirsiniz.

Oysa Unutmayalım ki şiddet şiddeti doğurur ve her şeyin başı eğitim. Kadınlar ve erkekler, kısacası insanlar okumalı. Yabancı dil, kodlama, yapay zeka, bilim, teknoloji, sanat, felsefe, edebiyat öğrenmeli. Ülkemizin dijital dönüşümle kalkınmasının yolu kadın-erkek eşitliğinden geçiyor.

Sonuçta insanı insan yapan en önemli şey şefkattir ve özgür düşünce ile tutkularının peşinden koşmaktır. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü hepimize kutlu olsun!

Uzayda iki kadın


1A Japanese medical school lowered the test scores of 55 women to accept more men
2CERN ‘Kadın fizikçiler erkekler kadar iyi değil’ diyen profesörün işine son verdi
3Özgecan Arslan

One Comment

Yorum ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir