İnşaat Şirketleri 3D Printer ile 8 Saatte Ev Basıyor

Ukraynalı inşaat şirketi robot 3D printer ile güneş enerjili çatısı olan prefabrike evler basıyor. Hem de 8 saatte ve 32 bin dolarlık faturasıyla orta halli bir araba fiyatına! Fiberglas basan sessiz 3D printerlar özellikle İstanbul’da inşaat gürültüsünden bıkanlar için kurtuluş olacak. Peki nasıl çalışıyor?

Prefabrike evler ve 3D baskı birleşti

Bugüne dek duvarları ve diğer parçaları fabrikalarda hazırlanan prefabrike evler istediğimiz kadar yaygınlaşmadı; çünkü hazır imalat teknikleri estetik tasarım ile özel mimariye izin vermiyordu. Ancak, robot 3D printerlar kısmi özelleştirmeye izin vererek bu çemberi kırıyor. Neden derseniz:

Kalıpla çalışmıyorlar

Bunun yerine, bizzat inşaat sahasında robot 3D printerın extruderinden beton veya fiberglas dökerek istediğiniz ölçekte duvar basabiliyorsunuz.

Şimdilik yeni teknoloji sadece küçük evlerle toplu konutlarda ucuza mal oluyor ve bu yüzden Barcelona’daki Sagrada Familia gibi dünya mirası sayılacak özgün sanat eserleri basamıyoruz.

PassivDom’un robot 3D printer teknolojisi de çatısı, duvarları ve zeminiyle birlikte sadece küçük kulübeler basabiliyor. Her durumda bunları bungalov olarak kiraya vermek veya etkinlik alanlarında geçici yapılar olarak kullanmak mümkün görünüyor.

İlgili yazı: Evren Bir Simülasyon mu?

 

Sadece 8 saatte

Bugün İstanbul’da 15 katlı bina inşa etmek en az 1 yıl sürüyor. Bu sebeple inşaat şirketlerinin robot 3D printerla çok katlı bir apartmanı 8 saatte basması pek mümkün görünmüyor; ama gelecekte 1 yıllık inşaatı 6 ayda bitirmek mümkün olacak.

Bütün bunlar inşaat gürültüsünden, çukurlar ve toz-toprak ve çamurdan yılan biz sıradan vatandaşlar için harika gelişmeler. Gerçi bu teknolojinin de pratik sınırları var: Örneğin, PassivDom sadece evin ana bileşenlerini 3D printerla basıyor. Pencereler, kapılar, su tesisatı vb. sonradan ekleniyor.

Yine de organik malzeme basan biyoprinterlar ve zamanla şekil değiştiren programlanabilir madde ile eşya basan 4D printerların şimdiden geliştirildiğini hatırlatalım: 4D printerlar veya havalı adıyla replikatörler, kendini onaran yarı organik eşyalar basacak ve bunlar da çok uzun ömürlü olacak.

Kısacası önce evinizde saksıdaki çiçek gibi büyüyen veya kendini onaran mantar baskı mobilyalarınız olacak. Ancak, torunlarınız okula başladığı zaman toprakta sulayarak yetiştirebileceğiniz organik evler veya eşyalar satıldığını göreceksiniz.

inşaat sektörü gerçeğine geri dönersek

PassivDom şirketinin küçük evleri 200 metrekarelik büyük bir daire olmasa da önemli avantajlara sahip. Bir kere kendi elektrik, su ve kanalizasyon sistemleri var; yani bu evleri şebekeye bağlamak zorunda değilsiniz. İnşaat şirketleri de küçük evleri kendi sınırlı altyapısıyla açık arazide basabilirler.

İlgili yazı: Renk Körlüğünü Düzelten Gözlük

 

32 bin dolar

PassivDom şirketi 32 bin dolarlık evleri için Ukrayna ve Amerika Birleşik Devletleri’nde şimdiden ön sipariş kabul ediyor.

Yine de Amerika’da rekabet koşulları zor görünüyor; çünkü Minnesota’da bir inşaat şirketine para verip kırsalda kendinize 40 bin dolara dubleks ev yapmanız mümkün ve 3D printerla basılan evlerin bu fiyatlarla rekabet etmesi biraz zor.

Üstelik 32 bin dolara satılan evler 35 metrekarelik Amerikan mutfak kulübeler. Önü ful camekan olan bu evlerde ayrı bir yatak odası bulunmuyor (şansımıza ayrı bir tuvalet ve duşakabin var). Bu tür faktörler evlerin hedef kitlesini yalnız yaşayan insanlarla sınırlıyor.

Oysa dünyanın her yeri İstanbul değil. Özellikle de Tokyo gibi kalabalık uzak doğu şehirlerinde işçiler küp otellerde ve duvara gömülü tek kişilik uyuma bölmelerinde yatıyor. Özellikle de genel müdür evinin bile 80 metrekare olduğu Tokyo sokaklarından bunalanlar, hafta sonu tatili için şehir dışında inşa edilen bu evleri seçebilirler.

Hangi kitleyi hedefliyor?

PassivDom başta kalabalık şehirlerden uzak durarak doğada yaşamak isteyen; ama internet gibi temel şehir konforundan vazgeçemeyen insanları hedefliyor. Bu bağlamda inşaat şirketleri için özel geliştirilen yedi eksenli robot 3D printer, fiberglas basarak inşa edilen evlerle bu talebi karşılıyor.

İlgili yazı: Düz Dünya Teorisini Çürüten 12 Kanıt

 

Baskı malzemesi cam elyafı

PassivDom evleri karbon fiber, poliüretan, reçine, bazalt elyaf ve fiberglastan basılıyor. Betondan çok daha hafif ve esnek olan malzemeler evin farklı yerlerinde kullanılıyor. Örneğin, çatı ve duvarlar ihtiyaca göre karbon fiber ve fiberglasla basılabiliyor.

PassivDom şirketi için yeni evler tasarlayan Maria Sorokina, Dünya’da 100 milyon evsiz olduğunu belirtiyor ve inşaat şirketlerinin toplumun tüm kesimlerine hitap eden konutlar inşa etmesi gerektiğini söylüyor.

Gerçi basit evler 8 saatte basılırken, daha gelişmiş modellerin baskısı 1 ay sürüyor. Ancak Ukraynalılar bu sektörü canlandırmakta yalnız değil: San Francisco merkezli Apis Cor, Amsterdam merkezli Dus Architects ve Tennessee’den Branch Technology inşaat şirketleri robot 3D printer işine el atıyor.

İlgili yazı: İnternetinizi Uçuracak En İyi 10 Modem

 

Kendini onaran beton yollar

Önceki yazımda Çinlilerin ve Dubai şeyhlerinin beton kullanan 3D printerlar ile daha büyük evler bastığını anlatmıştım. Buna karşın 3D printer baskı maliyetlerini azaltmanın en kolay yolu kendini onaran malzemeler geliştirmek.

Böylece inşaat şirketleri yeni evler basmaya odaklanırken, 3D baskı prefabrike evler de kendini depremden kaynaklanan duvar çatlaklarına karşı onarabilecek.

Oysa bu konudaki en büyük yenilik konut sektöründen değil de karayollarından geldi. Öyle ki İngiltere Cardiff Üniversitesi devletten aldığı 4 milyon poundluk teşvikle kendini onaran beton caddeler geliştirmeye başladı.

İlgili yazı: Uzay Milleti Asgardia 2017’de Kuruluyor

 

Ne gerek var?

Dünya’da petrol gittikçe azalıyor ve petrol türevi asfalt fiyatları tırmanışa geçiyor. Gelecekte güneş enerjili otoyollar döşeyecek, PassivDom’un yaptığı gibi organik baskı malzemeleri üretecek ve elbette 3D printer ile baskıya uygun yeni beton çeşitleri geliştireceğiz.

Bu süreçte yolların ve evlerin kendini onaran betondan inşa edilmesi, inşaat şirketlerinin düşük maliyetle çalışması için kritik önem taşıyor.

İlgili yazı: İnternette teknik takip ve gözetimi önleme rehberi

 

İngiliz teşviki

İngiltere 3B baskı sektöründe Çin’le birlikte dünyaya öncülük ediyor: Nitekim İngiltere üniversiteler ve bilim bakanı Jo Johnson endüstriyel Ar-Ge’ye yılda 4,7 milyar pound teşvik ayırdıklarını söyledi. Cardiff Üniversitesi’nin Ömür Boyu Kullanılan Dayanıklı Malzemeler (RM4L) projesi de işte bu bağlamda 4 milyon pound teşvik aldı.

Sonuç olarak insan cildi gibi küçük kesiklere karşı kendini onarabilen akıllı materyaller hem programlanabilir madde olarak 4D printer baskıda kullanılacak hem de tüketim sektöründe kullan-at modelinin yerine geçecek.

Böylece geri dönüşüm maliyetleri azalacak ve bu da küresel ısınma ile çevre kirliliğini azaltmayı sağlayacak.

İlgili yazı: Robotlara 3D Printerla Basılan Yapay Deri

 

Türkiye için şart

İngiltere gibi bayındır bir ülke inşaat sektöründeki bakım ve onarım çalışmalarına yılda 40 milyar pound harcıyor. Biz de Türkiye’deki köprüleri, binaları, tünelleri ve yolları onarmak için her yıl milyarlarca lira harcıyoruz (üstelik Türkiye binaların sıklıkla hasar görebildiği bir deprem ülkesi).

İşte bu yüzden binaların kendini onaran malzemelerden üretilmesi, vatandaştan alınan verginin eğitimle sağlık gibi alanlara yönlendirilmesini sağlayacak. Peki yolları onarmak kadar insan vücudunu da onarabileceğimizi biliyor musunuz? Onu da İngilizler biyoprinter ile insan kalbi bastı yazısında anlattım.