Samanyolu Galaksisi Saniyede 630 km hızla Nereye Gidiyor?
|Samanyolu galaksisi saatte 2,26 milyon km hızla, 652 milyon ışık yılı uzaktaki gizemli bir noktaya doğru çekiliyor. Üstelik uzaydaki bu noktanın yerini yanlış hesapladığımız ortaya çıktı. Peki galaksimizle birlikte 100 bin galaksiyi kendine çeken Büyük Çekici nedir ve nerede yer alıyor?
Galaksilerin çobanı Büyük Çekici
Bilim insanları 1980’lerin başından beri Samanyolu’nun yerel galaksi grubuyla birlikte bizden 100 milyon ışık yılı uzakta bulunan Virgo üst galaksi kümesine doğru hareket ettiğini biliyordu.
Ancak, yapılan araştırmalar Evren’deki 10 milyon üst galaksi kümesinden biri olan Virgo’nun da Dünya’dan 250 milyon ışık yılı uzaktaki dev bir yerçekimi merkezine doğru hareket ettiğini ortaya koydu. Uzayın haritasını çıkaran gökbilimciler bu yerçekimi merkezine Büyük Çekici adını verdiler.
İlgili yazı: Evren İçi Boş Bir Hologram mı?
Her şey daha yeni başlıyor
Oysa Büyük Çekici ismini vermekle uzay haritası hikayesi bitmiyor, tersine yeni başlıyordu; çünkü uzayda karanlık madde vardı. Bilim insanları, Samanyolu galaksisi ile diğer galaksilerdeki yıldızları bir arada tutan ek yerçekimini sağlayan görünmez karanlık maddenin varlığını ilk kez Virgo üst galaksi kümesinde tespit ettiler.
Elbette uzaydaki tüm galaksileri ve yıldızları tek tek sayamazdık. Bu yüzden Virgo’nun kütlesini dolaylı yollarla hesaplamaya çalıştık. Bu da bize karanlık maddeye ilişkin ilk kanıtları sağladı: Samanyolu galaksisi için kütle/yıldız oranı 63,8 çıkıyor; yani galaksimizde görünen her bir yıldız kütlesine karşı 63,8 görünmez madde kütlesi var.
Virgo üst galaksi kümesinde ise her görünen yıldız kütlesine karşı 300 görünmez madde kütlesi var. Görünen kütle ile görünmeyen (karanlık) kütle arasındaki farkı gezegenler ve kara delikler gibi ışık saçmayan cisimlerle açıklayamazdık. Böylece Samanyolu galaksisi ile diğer galaksileri bir arada tutan görünmez karanlık madde fikri ortaya çıktı.
Karanlık madde teorilerini size daha önce anlattığım için burada değinmeyeceğim; ancak Büyük Çekici hikayesinin karanlık maddenin keşfedilmesiyle birlikte sona ermediğini belirtmek isterim. Sadece Büyük Çekici’nin kitabını yazarken yeni bir bölüme geçtik:
İlgili yazı: İnternetinizi Uçuracak En İyi 10 Modem
En büyük çekici nedir?
2005 yılında astronomlar Virgo üst kümesini kendine çektiği sanılan Büyük Çekicinin bizden 250 milyon ışık yılı uzakta olduğunu tespit ettiler. Büyük Çekici 100 bin galaksiden oluşan dev bir üstün galaksi kümesiydi ve aslında Virgo’ya benzeyen 5 ayrı üst galaksi kümesinden oluşuyordu.
Astronomlar buna Laniakea üstün galaksi kümesi adını verdiler ve 100 bin trilyon Güneş kütlesine sahip olduğunu hesapladılar.
Virgo, Hydra-Centaurus, Pavo-Indus, Büyük Çekici ve Güney üst galaksi kümelerinden oluşan Laniakea o kadar büyüktü ki içindeki 100 bin galaksi ile 520 milyon ışık yılı uzunluğunda bir galaksi zinciri oluşturuyordu. Zaten kıyamet de buradan koptu.
İlgili yazı: Buruşuk galaksi >> Samanyolu ne kadar büyük?
Cılız çekici
Astrofizikçiler Laniakea üstün galaksi kümesini bir arada tutan ve Samanyolu galaksisi ile komşularını da kendine çeken Büyük Çekici’nin kütlesini hesapladıkları zaman, bunun 100 bin galaksiyi çekemeyecek kadar zayıf bir yerçekimi alanı yarattığını gördüler.
Evet, Büyük Çekici sadece galaksilerden değil, aynı zamanda karanlık maddeden oluşuyordu; ama kütlesi tahmin ettiğimiz değerin sadece yüzde 10’una eşitti. Üstelik Laniakea da içindeki 100 bin galaksiyle birlikte sözde Büyük Çekici ile birlikte 650 milyon ışık yılı uzaktaki bir noktaya çekiliyordu!
Bu yerçekimi merkezi uzayda Shapley üst galaksi kümesinin yakınında yer alıyordu ve Laniakea’dan yüzde 90 daha büyük bir kütleye sahipti. Öyle ki Evren’deki 2 trilyon galaksi uzaya kılcal damarlar halinde yayılmıştı ve dev bir kozmik ağ oluşturuyordu.
Ancak, bu dallı budaklı yapının ana dallarından biri (deyim yerindeyse aort damarı) Shapley Çekicisiydi. Şimdi diyeceksiniz ki “Ama hocam, uzayda sağ-sol ve yukarı-aşağı yok. Öyleyse Samanyolu nereden nereye gidiyor?” Güzel bir soru ve hemen cevabını verelim.
İlgili yazı: İnternette teknik takip ve gözetimi önleme rehberi
Kozmik mikrodalga artalan ışınımı
Samanyolu galaksisi, 100 bin diğer galaksiyle birlikte, Evren’in doğumundan gelen ilk ışığın kalıntısı olan ve uzayın her yerini kapladığı için referans noktası olarak alacağımız kozmik mikrodalga artalan ışınımına göre, saniyede 630 km hızla Shapley Çekicisine doğru gidiyor.
Bunun ne kadar büyük bir hız olduğunu görmek için Dünya’nın kendi etrafında (ekvatorda) saniyede 0,44 km hızla döndüğüne ve Güneş’in çevresinde saniyede 30 km hızla tur attığına dikkat edelim. Güneş de Samanyolu çevresinde saniyede 220 km hızla dönüyor. İşte böyle büyük bir hız!
İlgili yazı: Mobil İnternette Video İzleme Rehberi
Samanyolu Galaksisi ve Büyük İtici
Tam bilim insanları Büyük Çekici sorununu çözdüklerini düşünürken bir de başımıza Büyük İtici sorunu çıktı: Astrofizikçiler bunun için filmi geri sarar gibi yaptılar ve Shapley Çekicisi’ne doğru hareket eden 100 bin galaksinin rotasına geriye, kaynağa, çıkış noktasına doğru takip ettiler.
Bunun için bilgisayar simülasyonu yaptılar ve videoda görebileceğiniz gibi, 100 bin galaksinin içinde yer aldığı 1,74 milyar ışık yılı çapındaki uzay boşluğunun interaktif haritasını çıkardılar. Bu haritada Laniakea ve Shapley üstün galaksi kümelerinin yerçekimi alanını işaretlediler.
İlgili yazı: Google Brain ile Robot Dedektif Çağı Başladı
Yerçekimi itmez ki!
Gerçekten de eş yüklerin birbirini ittiği elektromanyetik kuvvetin tersine, kütleçekim kuvveti sadece çekici bir kuvvettir. Bu nedenle Samanyolu’nun arkasında onu Shapley’e iten bir şey olamazdı.
Ancak vardı
Buna Çift Kutuplu İtici diyoruz ve boş uzayın galaksileri arkadan nasıl itebileceğini görmek için kısaca karanlık enerjiye değinmemiz gerekiyor: Karanlık enerji uzay boşluğunun enerjisidir ve galaksiler bir yerden başka yere giderken, terk ettikleri yerde büyük bir boşluk oluşuyor. Böylece boşluğun enerjisi artırıyor.
Karanlık enerji Evren’in gittikçe hızlanarak genişlemesinden sorumlu ve yerçekiminin tersine, uzayda itici bir kuvvet oluşturuyor.
Bu sebeple Samanyolu galaksisi ile komşularının saniyede 630 km hızla Shapley üstün galaksi kümesine gitmesinin tek sebebi Shapley Çekicisi değil. Aynı zamanda Samanyolu’nun arkasında açılan dev boşluğun yarattığı karanlık enerjinin itiş gücü.
İlgili yazı: Evren Bir Simülasyon mu?
Kozmik adresiniz
Bu da fizikçiler için önemli; çünkü karanlık enerjinin gücünü ne kadar doğru ölçerlerse Evren’in genişleme hızını o kadar doğru hesaplarlar. Sonuçta Evren genişlediği için bütün uzak galaksiler bizden uzaklaşıyor; ancak bu lokal galaksilerin başka galaksilere doğru çekilmesine mani olmuyor:
Cosmicflows-2 iki veritabanıyla yapılan en yeni bilgisayar simülasyonu, hem Shapley Çekicisi’nin hem de çift kutuplu iticinin uzaydaki yerini gösterdi ve Samanyolu’nun Evren’deki konumunu daha iyi tespit etmemiz sağladı.
Kısacası uzaylılar adresinizi sorarlarsa artık onlara ne söyleyeceğinizi biliyorsunuz: “Abi biz Laniakea üstün galaksi kümesindeki Samanyolu’nda bulunuyoruz ve Çift Kutuplu İtici’den Shapley Çekicisi’ne doğru saatte 2,26 milyon km hızla gidiyoruz.” Umarım sadece adres soruyor ve bizi yok etmeye gelmiyorlardır. 😉
Kozan abi ricamı kırmamışsın gercekten o kadar mutlu oldum ki anlatamam. Çok teşekkür ederim yemin ediyorum kendimi her makalenden sonra aydınlanmış hissediyorum. 🙂 Tekrardan tesekkur ederim bu gece uyumadan önce çok iyi geldi 🙂
Bu sene çok hızlı ve üretkensiniz. Okumaya yetişemiyoruz, Samanyolunun hızı gibi:)
Güzel nedenlerim var. 🙂 Tam gaz yola devam. Şu anda bile yeni yazı yazıyorum.
harika bir yazı daha,büyük keyifle okudum.Çok teşekkür ederiz Kozan Hocam Harikasınız.
Saniyede 631 km hızla başka biryere gidiyoruz ve sistemimizdeki hiçbirşey yerinden kıpırdamıyor… mesafeler kusursuzca sabit bir şekilde duruyor… kudrete bak yaaa… muhteşem…
peki hocam o zaman şöyle birşey çıkıyor ortaya. sürekli seyahat halindeyiz ve bir daha asla şu an olduğumuz yerde olamayacağız…. ben öyle anladım yani… emeğine sağlık
Samanyolu galaksimiz 630km/sn hızla gidiyor. Güneşimiz 220km/sn hızla gidiyor. Dünyamız 30 km/sn hızla gidiyor (kendi eksenindeki
dönüşü saymıyorum) Peki Dünya’mızın toplam hızı bu üç rakamın toplamı olan 880km/sn mi oluyor?
Merhaba Cemal Bey. Hayır; çünkü Dünya Güneyş Sistemi içinde Güneş Sistemi ile birlikte hareket ediyor. Bu yüzden sadece Güneş Sistemi’nin Samanyolu Galaksisi’nin merkezine göre dönüş hızı dikkate alınır (Samanyolu içinde). Samanyolu dışında ise sadece galaksimizin hızı dikkate alınır.
Bir yazım hatası var sanırım. Saniyede 630 km giden bir cisim saatte 2.260.000 km gidebilir. 22 milyon km gidemez. Aradaki virgül unutulmuş sanırım. Doğrusu 2,2 milyon km olacak.
Düzeltildi. Teşekkür ederim.
ALLAHIM NE BÜYÜKSÜN.
Bunca bilgi emeğini takdir etmemek nankörlük olur. Ancak sizin bunca çabanın etkisi altında kalarak ihmal edilen, yada fark edilemeyen gerçek, evreni Yaratan sonsuz kudretin Sahibinin iradesi, muradı. Malum sahibinin izni olmadan bilmediğimiz bahçede gezilmez. Makaledeki itici gücün kaynağı nedir acaba. Yasin suresinde Sura üfürüldü buyruluyor. Bu ifade henüz dünyamızı etkilemeyen kıyametin koptuğunu işaret ediyor. İsrafil’in (a.s.) Sura üfürmesi bu itici karanlık güç olabilir mi? Yada bunca elde edilen bilgiler kesin midir? Yahud keşfedilipte içinde olduğumuz inanç sebebiyle gizlenen bir gerçek var mıdır? Bunlar birer muamma da olsa bu kadar bilgi için yine de teşekkür ederiz.
Merhaba Celaleddin Bey. Rica ederim. Dinsel konularda yorum yapmıyorum. Kişisel inançlarımı açıklamıyorum. Bilimsel gerçeklerde ise bu tür bir etki görülmemektedir.
Böyle güzel yazılmış bi’ yazıyı taktîr etmemek mümkün değil, emeğinize sağlık.
Genel olarak bakarsak, gezegenler kendi eksenleri etrâfında, uydular da gezegenlerin etrâfında dönüyorlar. Ve gezegenler de asteroidlerle berâber, Güneş’imizin etrâfında dönüyorlar. Bu kısır döngüden yola çıkarak, galaksimizin de başka galaksilerle birlikte belirsiz bişeyin etrâfında döndüğünü, etrâfında galaksilerin döndüğü o belirsiz şeyin de başka bişeyin etrâfında döndüğünü düşünüyorum. Ve bizi bişeyin ittiğini düşünmüyorum, uzaya ateş ettiğinizi düşünün, bizim gezegendeki gibi aşağı çeken bi’ kütle çekimi olmadığı için o mermi asla durmaz, tâ ki bişeye dokunana kadar, ya da güçlü bi’ cismin etrâfına takılıp dönmeye başlayana kadar. Bizim de galaksimiz öyle, bence. Ama tabî ki, hareket etmemize bişey sebep olmuş tâ en başında, zannedersem.
Galaksiler başka bir şeyin etrafında dönmüyorlar. Ancak yaklaşık 50 galaksi, cüce galaksi, mini galaksi ve uydu galaksiden oluşan yerel grup Samanyolu-Andromeda’nın birleşmesiyle oluşacak olan dev galaksi ile birleşecek. Şu anda yerel grup saniyede 400 km ile Virgo galaksi kümesinin merkezi tarafından çekiliyor ama evrenin genişlemesiyle birlikte Virgo dağılacak. Virgo da Laniakea süper galaksi kümesine çekiliyor ama o da evrenin genişlemesiyle dağılacak. Evrenin bir bütün halinde Dünya gibi kendi çevresinde dönüp dönmediğini bilmiyoruz.
Böyle bir sayfayı ne yazık ki yeni keşfettim. Böyle bilgili hocalarımızın olması beni sevindiriyor. Çok teşekkür ederim Kendi adıma. Uzay turizmi ile ilgili makale yazmak istiyorum. Yüksek lisans öğrencisi olarak. Fakat aklima takilan sorular var. İleride size soru sorsam bana yardım edebilir misiniz acaba?
Merhaba Erdi. Elimden geleni yaparım. Çok sayıda soru alıyorum sosyal ağlar ve mailden her gün. Hepsine yetişemiyorum. Dikkatimi çeken ilginç bir şey olsun. 🙂
hocam cok güzel olmus elinize saglik buyuk cekiciyi ilk defa duyuyorum ve galaksimizin hizi da hafizamda guncellenmis oldu . Merak ettigim sey ise su galaksimiz bir firizbi gibi yatay mi yapiyor yoksa dikey mi hareket ediyor teşekkür ederim
Büyük çekici galaksimizin şeklini belirlemez. Galaksimiz 10 milyar yıl önce kendi üzerine sarmallar çizerek çöken, kendi çevresinde bu şekilde dönerek çöken dev bir gaz ve toz bulutundan oluşmuştur. Bu bulut merkezkaç kuvvetinin etkisiyle disk şeklindedir. Bu yüzden ve diğer galaksilerle çarpışarak büyüdüğü için Samanyolu çubuklu sarmal bir galaksidir. Bununla birlikte, diskin dışına fırlamış olan veya başka galaksilerden gelen serseri yıldızlar ve küresel yıldız kümeleri de vardır. Bunlar özellikle de seyrek ve yaygın karanlık maddenin etkisiyle galaksiyi saran ve ondan en az iki kat geniş ve 6 kat büyük olan bir halenin içinde yer alır. Bu aslında karanlık madde halesidir. Yıldızlar karanlık maddenin yerçekimi ile halede kalır.
Kozan hocam güneşin sagitarrius a nin cevresindeki sarmal hareketini de inceleyen bir yazi yazabilirmisiniz. Ne olmuşta gunes spiral bir hareketle karayildizin etrafinda saniye 220km hizla donüyor? Diger yildizlardami bu sekilde karadelik etrafinda donuyirlar acaba? peki galaksilerinde galaksi kumelerinin etrafinda guneşin spiral harektinde olduğu gibi sarmal dolanimla donmesi gerekmezmiydi? Birde hesap no paylaşabilir misiniz çalişmalarinza destek olmasi ve yazilarinizin daha da çoğalmasi için bağiş yaparak destek olalim size?
Merhaba Murat, iyi fikir, paylaşacağım.
Neden her mevsim geceleri aynı yıldızları görüyoruz. Oysa ki, dünya güneşin etrafında dönüyor. Yani bundan 6 ay sonra gündüz gördüğümüz güneşin arka kısmında olacağız. Ve orada gece olunca o kısımdaki yıldız kümelerini görürüz. Aslında gündüz de göküzünde yıldızlar var güneş ışımasından görünmüyorlar. Şöyle düşünelim; kağıda uzunca yatay bir çizgi çizin. Tam ortasına yuvarlak olarak güneş olsun. Güneşin etrafını aydınlattığını çizgilerle belirtin. Sonra güneşin sol kısmına dünya yı çizin. Dünyanın sol kısmına yıldızları noktalar halinde serpiştirin. Daha sonra güneşin sağ kısmına yıldızları serpiştirin. Esasında bu model 2 boyutlu. Ancak, Güneşin önünde arkasında kısacası küresel her yönünde sonsuz uzaklıkta yıldızlar var. Neyse gelelim şemamıza. Şu anda dünyanın solunda gece ve biz o sol kısımdaki galaksileri yıldızları görüyoruz. Dünyanın sağ kısmı ise gündüz. Yaklaşık 3 ay boyunca dünyanın sağ kısmınındaki galaksileri güneş ışımasından dolayı göremeyiz. Ancak 6 ay sonra dünya konumu şemadaki güneşin sağına gelecek. Bu sefer dünyanın sağı gece solu gündüz olur. Yanlış anlaşılmasın 6 ay gece 6 ay gündüz kastetmiyorum. Zaten kendi eksenimizde döndüğümüzden gece gündüzler oluşuyor. Anlatmak istediğim 6 ay önceki güneş hizası konumumuza göre gördüğümüz galaksilerle, şimdiki gördüklerimiz %75 farklı olmalı. Ama aynı yıldız kümeleri görünüyor. Bakınız güneş ışıması dan dolayı gündüzleri milyarlarca km göremeyiz. Heralde tam anlatamadım.
Yanlış hesaplamışım 120 milyar yıl sonraymış 😀
Selamlar,
Gitme hızımız ve gideceğimiz mesafe belli ise galaksimizin ve dünyamızın omrude belli değil mi, bu durumda. TEŞEKKÜRLER
Hayır çük galaksiler duvara toslamak üzere bir yere gitmiyorlar. Galaksimiz 10 milyar yıl içinde yeni yıldız oluşturmayı durduracaktır.
Merhaba hocam makeleniz icin tesekkurler(biliyorum pek bilimsel bir soru olmayacak. ) sanal haritaya baktigimiz zaman evren bir sinir hucresi ile benzerlik gostermektedir. bir insanin bir parcasi incelendiginde hucrelerden hucreler organellerden organeller de daha alt birimlere ve farkli parcaciklara ta ki atom alti parcaciklara ulastigini ve aralarinda buyuk bosluklar oldugunu goruyoruz. Acaba tum evren canli bir organizma ve gunes sistemimiz, samanyolu vb…bu organizmanin gorevli birer organeli ve ya yapi tasi olamaz mi? ornegin samanyolu buyuk bir canli organizmanin enerji ureten mitokondri organeli olamaz mi?
İnsan bilinci nedir ve özgür irade var mı yazısında anlattığım entegre enformasyon teorisi evrenin canlı ve bilinçli olduğunu gösteriyor diyenler var ama ben bunu abartılı buluyorum.
Galaksimiz çekildiği gizemli noktaya yaklaşık 310 trilyon yılda varıyor. Daha çok var Biz görmeyiz herhalde
Erdal adli arkadas iyi de zaten evren top yekun olarak bilincli gibi durmakta. En kucukten en buyuge digital kod gibi fizik yasalariyla islemekte. Zaten butun evren bir butun halinde bu kodlara veya yasalara uygun davraniyor ve yasalarin da biliyoruz ki baslangici var. Bunlar mutlak kurallar veya yasalar bu nedenle degil. Örneğin evrenden evrene degisebilecek kodlar. Yani evrenin kozmik ag yapısında olmasi esasen diger nesnelerdeki fizik yasalarindan ayirt edilir veya farkli bir durum degil. Evrenin genisleme oranindan tutta karanlik madde ve normal maddelerin yer cekimi agi hspsi de zaten bu yasalara tabi isleyen bir sistemi gosteriyor ve biliyoruz ki bu yasalarda cok ince ayarlar var ve biraz farkli degisiklik evrenin sistemini cokertiyor ve bozuyor. Ama evrenin canli organizma gibi davranmasindan yola cikip bir bedenin icinde yasadigimiz vs dusuncesi cok fantastik olur. Evrenin canli organizma gibi davrandigini dile getiren bilim insanlarinin d boyle fantastik dusundugunu zannetmiyorum. Onlarin kasti evrenin temel mekaniznalari olarak canli bir organizma gibi davrandigini soylerek evrendeki esaeen bilince isaret. Einsteinin spinozanin tanrisina inanmasindaki dusuncesi de buydu zaten. O kozmik bir bilincin varligina inaniyordu.
Adı üstünde uZay aracı, peki bu araçlar neden hep gök yüzüne fırlatılıyor? Dünyanın alt tarafına neden fırlatılmıyor? Dünya en aşağıda mı? Alt tarafımızda birşey yok mu sayın hocam?
Dünya yuvarlak. Yerden bakınca her yer “üst”.
selam .. konunun dışında bir soru sormak istiyorum. bir insanın boyu 1 ışık yılı uzunluğunda olsa o kişi kolunu havaya kaldırıp yere indirmesi ne kadar zaman da neticelenir.
İnsan 1 ışık yılı boyunda olsa bile kolunun kaldırıp indirmesi en çok insan hızında olacaktır. Projeksiyon hızı sadece görünüşte ışıktan hızlı olur. 1 ışık yılı boyunrda olsanız da olmasınız da değişmez.
Yorumlarda evreninde dünya gibi kemdi ekseni etrafında dönp dönmediğini bilemiyoruz demişsiniz. Nedeni referans alınacak bir nokta olmayışı mı?
Evet.
SAMANYOLU GALAKSİSİ VE BÜYÜK İTİCİ konusundaki resim insan beyninin haritasına benziyor.