Güç Uyanıyor >> 7 Star Wars teknolojisi belki yarın, belki yarından da yakın
|Gerçek hayatta Star Wars Güç Uyanıyor filmindeki gibi pratik bir ışın kılıcı veya gezegen yok eden uzay istasyonu yapmaktan çok uzağız. Işıktan hızlı yolculuk etmenin bile mümkün olduğundan emin değiliz. Ancak bu teknolojileri geliştirmemize 100-300 yıl olsa da birçok Star Wars icadı şimdiden gerçek oldu. Bu yazıda size 7 gerçek Star Wars buluşunu anlattım.
1. İyon motorları
Bilimkurgu: Star Wars evreninde Bölüm 6 – Jedi’ın Dönüşü’nden bu yana çok şey değişti, ama İlk Düzen (İmparatorluk’tan geri kalanlar) TIE avcıları uçurmaya devam ediyor. İlk filmlerde net görmesek bile TIE avcılar, mavi ışık saçan küçük ve kompakt iyon motorları kullanıyor (Hatta İngilizce TIE kısaltmasının açılımı da bu: Çift İyon Motoru).
Bilimsel gerçek: İyon motorları 90’ların ortalarından beri NASA tarafından test ediliyor, yani yeni bir teknoloji değil. Asteroit Kuşağı’nın en büyük üyesi olan ve SyFy kanalının yeni bilimkurgu dizisi Expanse’ta geçen cüce gezegen Ceres’e giden NASA sondası Dawn da iyon motorları kullandı.
Orion ile Mars çağı başladı yazımda detaylı anlattığım gibi, itici yakıt olarak kullanılan gazları elektrikle iyonize ederek uzay araçlarını hızlandıran iyon motorları, az yakıtla yıllarca bozulmadan çalışıyor ve yerçekimsiz uzay ortamında aylarca hızlanmaya izin veriyor.
Buna rağmen, bugünkü teknoloji ile ancak TIE avcılar kadar küçük olan araçları hızlandırabilirler. Çünkü iletişim uydularını yörüngeye yerleştiren ve geçenlerde dikey iniş testini geçen SpaceX Falcon roketlerinin kullandığı kimyasal yakıtların tersine, iyon motorları uzay aracını çok yavaş, ama çok uzun süre boyunca kesintisiz olarak hızlandırabiliyor.
Yavaş ama dayanıklı
Böylece Dawn sondası Ceres gibi uzak bir hedefe 8 yıl gibi göreli kısa bir sürede ulaştı. Gerçekten de iyon motorlarının tek problemi çok zayıf bir itiş kuvveti sağlaması: Sadece 19 – 91 milinewton. Daha net bir ifadeyle Dawn’un iyon motorları uzay aracını 0’dan 100 km’ye 4 günde çıkarabiliyor.
Gerçi Dawn Ceres’e giderken saatte 38 bin km hıza ulaştı, ama bunu başarması için motorların 5 yıl boyunca sürekli çalışması gerekti. Yine de klasik roket yakıtı kullansaydı Dawn’ın Battlestar Galactica kadar büyük olması ve ağırlığı binlerce kat arttığı için de çok daha fazla yakıt taşıması gerekecekti (bu da kısır döngü).
Dış gezegenlere ulaşmak için
İyon motorları özellikle Jüpiter ve ötesine kısa sürede gitmek için çok faydalı. Çünkü Jüpiter’e giden Galileo aracı ile Satürn’e ulaşan Cassini sondasını önce Dünya ile Venüs’ün çevresinde yörüngeye soktuk gezegenlerin yerçekimini kullanarak sondaları hedefine doğru sapan taşı gibi fırlattık. Böylece yakıttan tasarruf ettik ama Venüs ve Dünya arasında 2 tur atarken yolumuzu çok uzattık.
Oysa bu sondalar iyon motoru kullansalardı, sapan etkisinden yararlanmak için önce diğer gezegenlere gidip yolu uzatmak yerine, doğrudan hızlanacaklar ve gaz devlerine birkaç yıl önce ulaşacaklardı.
2. Rutubet çiftlikleri
Bilimkurgu: Luke Skywalker jedi olmadan önce iki güneşli Tatooine çöl gezegeninde yaşıyordu. Bu da Luke’un hayatını değiştirdi. Çünkü çölde su bulmak zor, Tatooine’de içme suyu altın gibi değerli ve çölde yaşayan rutubet çiftçileri de havadan su moleküllerini çekip yoğuşturan özel kondansatörler kullanıyorlar.
Böylece elde ettikleri suyla bütün yıl yaşıyor, hidroponik çiftliklerde meyve-sebze yetiştiriyor ve fazlasını kasabaya getirip satıyorlar. Yaşlı Dünyamızda da Şili’deki Atacama çölü gibi süper kurak yerler var. Resimde gördüğünüz üzere, Atacama yerlileri çöle bakan tepelere su toplamak için özel ağlar geriyorlar.
Bilimsel gerçek: Bu ağlar bizdeki erozyon önleme rüzgar setlerine benziyor, ama aslında havadaki rutubeti çekerek su damlacıklarına dönüştürüyor. Ancak, mutlaka Star Wars tarzı teknoloji icatları görmek istiyorum derseniz o da var.
2011 yılında Avusturyalı mucit Edward Lineacre, Airdrop (havadan su damlası) adını verdiği kondansatörle Uluslararası Dyson Ödülü’nü kazandı. Bu teknoloji sayesinde Sahra Çölü’nde bile havadan su çekmek mümkün.
Küresel ısınma ve kuraklık
Buluşun çöl tarımındaki yararlarına ek olarak çölde susuz kalmayı önlemek ve yeraltı tatlı su kaynakları aşırı sulamayla tükendiği zaman, insanlara havadaki rutubeti çekerek içme suyu sağlamak gibi pratik yararları da var.
Nitekim California’da yeraltı suları yıllar süren kuraklığa karşı açılan artezyen kuyuları nedeniyle tükenmek üzere. Şimdi Amerikalılar Nevada çölündeki güneş enerjisi santrallerinde üretilen elektrikle deniz suyunu tuzdan arındırıp içme suyu olarak kullanmak istiyorlar. Ancak dünyanın her yeri California kadar zengin ve gelişmiş değil. Rutubet çiftlikleri kuraklığa karşı en ucuz yöntem olabilir.
3. Robot asistanlar
Bilimkurgu: Star Wars filmindeki yuvarlak hacı yatmaz robot BB-8’i gördünüz. Ben de gerçek hayatta BB-8’in nasıl çalıştığını ve evde nasıl BB-8 yapacağınızı anlatan bir yazı yazdım. Bu da Güç Uyanıyor filmindeki robotları şimdiden üretmeye başladığımızı gösteriyor. Bölüm 4 – Yeni Bir Umut’ta Ölüm Yıldızı koridorlarında gördüğünüz fare droitleri hatırlıyor musunuz? Onları da icat ettik.
Bilimsel gerçek: Örneğin elektrikli süpürge gibi evin tozunu alan Roomba robotlar var ki bunları Bruce Willis ile Milla Jovovich’in oynadığı ve Luc Besson’un yönettiği Beşinci Element filminde görebilirsiniz.
Ayrıca Amazon e-ticaret şirketinin müşteriye gönderilecek ürünleri kargo araçlarına götüren Kiva robotları var. Bunlar mini boy forkliftlere benziyor. Amazon 2014’te 30 bin Kiva robot kullanıyordu, ama geçen yıl Grenzebach G-Com robotlarını da kullanacağını duyurdu.
Japonya’da çocuklar ve öğrencilerle okullarda iletişim kuran duygusal robot Pepper’ı da unutmayalım. Japonya’nın çocuk boyundaki ilk kişisel robot asistanı Pepper insanların duygularını anlıyor ve tıpkı Baxter robotlar gibi duygularını LCD ekrandaki yüz ifadeleriyle dışarıya vuruyor.
Duygusal robotlar
Bunlar sırf gösteri amaçlı derseniz Pepper’ın üniversite ve lise kütüphanelerinde çocuklara aradıkları kitapları bulmakta yardım ettiğini ekleyebilirim. Üstelik robot asistanlar tarlalarda da kullanıma girdi. Örneğin Bosch’un 4 tekerlekli Bonirob robotu tarlalardaki yabani otları yolup ayıklıyor.
Oysa yukarıda fare droitler gerçek oldu demiştik değil mi? İşte size dünyanın en büyük VoIP ve video telefon çözümü olan Skype’ın kurucu ortaklarının yeni çocuğu Starship Technologies (evet yanlış duymadınız, uzay gemisi teknolojileri) tarafından geliştirilen altı tekerlekli teslimat robotları.
Bunlar e-ticaret sitelerinden online satın aldığınız ürünleri kapınıza kadar getirecekler. Kısacası Amazon Prime Air’in dronlarla havadan teslimat modeliyle rekabet edecekler. Çünkü sadece bahçeye veya güvenli iniş noktası olarak kullanılan arsalara uçmakla sınırlı kalmıyorlar. Ürünü her zaman kapınıza getiriyorlar.
Mars’ı 2000’lerin başında keşfeden Spirit ve Opportunity robotlarına benzeyen fare droit irisi teslimat robotları, e-ticarettin ana rekabet kolu olan avantajlı teslimat seçeneklerinde devrim yapacak.
4. Protez eller
Bilimkurgu: Star Wars Bölüm V – İmparator’da Darth Vader, kırmızı ışın kılıcıyla Luke Skywalker’ın elini kesiyordu. Filmin sonunda doktor droit 2-1B, Skywalker’a gerçeğinden ayırt edilemeyen robot el taktı. Ancak Güç Uyanıyor filminde Luke’un eli insan eline değil, robot eline benziyor. Belli ki Luke protezin yapay derisini değiştirmemiş ve eskiyince sökmüş.
Bilimsel gerçek: Peki gerçek hayatta durum nasıl? Gerçek hayatta protez teknolojisi hızla gelişiyor. Örneğin, Limbitless Solutions doğuştan kolu olmayan çocuklar için 3D printerda basılan robot kollar geliştiriyor. Hatta aşağıdaki videoda görebileceğiniz gibi bunlardan birini bizzat Demir Adam taktı.
Ayrıca, Intel’de çalışan gönüllüler Haiti’deki engelliler için 3D printerda basılan parçalardan oluşan 100 takma kol imal ettiler. Bütün bunlar her yaştan ve her gelir grubundan engellilerinin protez kullanabileceğini gösterme amacını taşıyordu.
3D printer devrimi
Ancak son teknoloji ürünü Terminator kollar da var. Örneğin Bebionic firmasının geliştirdiği yapay eller insan eline özgü 14 farklı tutuşu yapabiliyor. Bu bilgisayarlı protezler doğrudan bilekteki veya dirsekteki sinirlere bağlanarak engelli kişinin düşünce komutlarıyla çalışıyor.
Aynı zamanda insan parmağı gibi basıncı hissedebiliyor; yani protez takan kişi, bir insanının elini veya yumurtayı kırmadan tutabiliyor. Intel’de çalışan 250 gönüllünün yaptığı gibi açık kaynak yazılım ve 3D printerlarla bunu ucuza başarmak mümkün.
Bebionic robot el
5. Stormtrooper zırhı
Bilimkurgu: İlk Star Wars filmlerindeki beyaz Stormtrooper zırhlarını biliyorsunuz. Her ne kadar filmde düşmanların vakit almadan ölmesi için bu zırhlar hiçbir işe yaramıyor ve ilk atışta deliniyor gibi görünse de ABD, İngiltere ve diğer ülkelerin orduları şimdiden askerleri koruyan bilgisayarlı zırhlar geliştiriyor.
Bilimsel gerçek: Örneğin, İngiltere Savunma Bakanlığı geçenlerde İngiliz askerlerinin 2025’te kullanacağı zırhı gösteren Gelecek Asker Vizyonu (FSV) projesini duyurdu. Bu, Mass Effect ve Halo video oyunlarındaki veya Expanse dizisindeki gibi tüm vücudu kuşatan bir zırh değil. Yine de giyilebilir bilgisayarlar, sensörler, akıllı takılar ve nesnelerin internetini kullanan akıllı bir zırh.
Peki gerçek stormtrooper zırhında ne var? Öncelikle akıllı gözlükler, belki Microsoft Hololens’in bir türevi olan kask vizörü, akıllı saat ve dahili güç kaynağı var. Ayrıca bu zırh kendi kişisel bilgisayarını kullanıyor. Ancak zırhtaki en önemli gelişme internete girebilen bilgisayarlı kask.
İlgili yazı: GoPro’dan fitness bileziğine sporcunun hediye rehberi
Sanal gerçeklik
Bu kask bilgisayar oyunlarında olduğu gibi artırılmış gerçeklik kullanıyor ve gözlük ekrana savaş meydanı ile dost birliklerle ilgili bilgileri yansıtıyor. Böylece tim üyelerinin çatışma sırasında nerede olduğunu biliyorsunuz.
Akıllı saat ise nabzınızı ölçüyor, şoka girip girmediğinize bakıyor, yaralandıysanız doktora veya arkadaşlarınıza haber veriyor (Half Life bilgisayar oyununda olduğu gibi). Sisteme gece görüşü, loş ışıkta net görme ve bilgisayarla nişan alma gibi özellikler de dahil.
Amerikalılar ise her zaman olduğu gibi olaya bilgisayar oyunu ve süper kahraman açısından bakıyorlar. Örneğin askerin vücudunun yüzde 60’ını koruyan TALOS sistemi, aslında kişiye üstün insan güçleri kazandıran ve pille çalışan zırhlı bir dış iskelet.
TALOS hem Marvel’ın Demir Adam filmlerine hem de motorlu dış iskelet olarak Tom Cruise’un oynadığı Yarının Sınırında filmindeki zırhlara benziyor.
Revısıon dış iskelet
6. Işın kılıçları
Bilimkurgu: Star Wars’un alametifarikası olan ışın kılıçlarını biliyorsunuz. Ancak, en kalın zırhları bile kesebilen ışın kılıçlarına ek olarak filmde lazer tüfekleri ve tabancaları da var (blasters – patlatıcılar). Peki bu teknolojiye günümüzde ne kadar yakınız? Konuyu ayrı bir yazıda ele alacağım ama burada özet geçebilirim.
Bilimsel gerçek: Şimdilik ışın kılıcı yapamayız, çünkü ışık fotonlardan oluşuyor ve fotonların kütlesi yok. Birine el feneri tuttuğunuz zaman adamı ikiye bölüyor musunuz? Hayır, ışık sadece karşınızdakini aydınlatıyor.
Işın kılıçları da sadece lazer ışınlarından oluşsaydı el feneri gibi olurdu. Belki sizi yakar ve ışın tabancası gibi delik açardı, ama kılıç gibi ikiye kesemezdi.
Yine de fizikçi Micho Kaku bugünkü teknoloji veya 20 yıl içinde elimizde olacak teknoloji ile ışın kılıcına benzer bir silah yapabileceğimizi söylüyor ve kendi tasarımını da aşağıdaki videoda anlatıyor.
Gerçek ışın kılıcı
Kaku’ya göre ışın kılıcının kabzasında silaha enerji sağlayan binlerce mini pil olacak (mikroskobik piller). Bu piller elektrik enerjisiyle kabzadaki bir gazı 12 bin dereceye kadar ısıtacak. Özel seramikler de 12 bin derece sıcaklıkta elinizin yanmasını ve kılıcın erimesini önleyecek.
Kılıcın kesici tarafı aslında Birinci Dünya Savaşı makineli tüfeklerinin hava soğutmalı namlularına benzeyen delikli bir sopa. İyonize olmuş süper sıcak gazlar (plazma) bu delikli silindirin etrafında ölümcül bir bulut oluşturacak.
Plazma kılıcı
Kılıcın mikroskobik pilleri aynı zamanda güçlü bir manyetik alan üreterek plazmanın sağa sola damlamasını ve sizi yakmasını önleyecek. Siz de plazma meşalesine (bir tür kaynak makinesi) benzeyen bu şeyi kılıç gibi kullanarak düşmanları etkisiz hale getireceksiniz. Ancak, herkeste basit bir tabanca varken bu abartılı silah hiç pratik değil. Geçelim.
Geçelim de nereye geçelim? Elbette Amerikan donanmasının geliştirdiği lazer toplarına geçelim. Lazer ışınları aslında görünmez olduğu için aşağıdaki videoda Star Wars tarzı yeşil lazer çizgileri görmeyi beklemeyin. Her durumda lazer topları gerçek ve 2009’dan beri kullanılıyor.
Bunların ilk modelleri 90’larda yolcu uçağı pilotlarını kör edip uçağı düşürerek terörist saldırı gerçekleştirmekte kullanılıyordu. Bu nedenle Türkiye dahil birçok ülkede yüksek güçlü lazer feneri yapmak ve kullanmak yasaktır.
Gerçek turbolazer
Öte yandan, Amerikan gemileri düşmanların gönderdiği silahlı dronları ve denizdeki bomba yüklü intihar botlarını patlatmak için lazer ışınları kullanıyor. Bunların tek sorunu hedefe (örneğin teröristlerin şişme botuna) tekne alev alana kadar, yani en az iki dakika boyunca ateş etmek zorunda olmanız.
Elbette düşman kaçmaya çalışacak ve keyfinizi beklemeyecektir fakat şimdilik elimizden bu kadar geliyor. Bu konunun detaylarını gerçek lazer silahları yazımda ayrıca anlattım. Ancak, Amerikalıların 2014’ten beri 30 kilowattlık lazer topu denemeleri yaptığını söyleyebilirim. Projenin maliyeti 40 milyon dolar.
7. Uçan oto
Bilimkurgu: Star Wars’ta Luke Skywalker, Mos Eisley uzay limanına gitmek için X-34 uçan arabasını satıyordu. Aslında bu havada uçan bir araç değil, yere yakın bir yükseklikte yere değmeden süzülen bir otomobildi. Peki 2009’dan beri uçan arabaların gerçek olduğunu biliyor musunuz?
Bilimsel gerçek: Uçan arabalar, Geleceğe Dönüş’teki uçan kaykaylar ve hatta uçan motosikletler şimdiden gerçek oldu. Fiyatları ise 80–130 bin dolar arasında değişiyor. 2017–2025 arasında bunları önce Avrupa şehirleri ve sonra İstanbul’da görmeye başlayacağız.
Hatta uçan arabalarla birlikte Star Wars’daki uçan trenlerin de yaygınlaşması mümkün. Evet, dahi iş adamı Elon Musk’ın süpersonik tren projesi Hyperloop’tan söz ediyorum ve evet, onu da yazdım. Yarın görüşmek üzere. 🙂
Yeni yılda da ufuk açıcı yazılarınızı sabırsızlıkla bekliyoruz Kozan Bey.
Yazılarınıza verdiğiniz emeğe olan minnettarlığımızın yeni yılda da devam etmesi dileğiyle… Teşekkürler.
Gercekten cok iyi bir anlatim tarzi.Yazilariniz gorece uzun ama cok akici