Ay’a Gitmedik Komplo Teorilerini Çürüten 10 Kanıt
|NASA astronotu Neil Armstrong 20 Temmuz 1969’da Ay’a ayak basan ilk insan oldu ve böylece insanlığın uzay tarihi resmen başladı. Oysa komplo teoricileri Ay’a insan gitmediğini ve Ay yolculuğunun sahte olduğunu öne sürüyor. İnsanların gerçekten Ay’a gittiğini 10 adımda kanıtlayalım.
Neden Ay’a gittik?
Dünyada birçok uyduruk komplo teorisi var. En yaygınları da uçan dairelerin gezegenimizi ziyaret ettiği konusunda. Ancak, Türkçemizde Bizans entrikaları diye bir deyiş bulunuyor. Bu yüzden dünyada gerçek komplolar ve gerçek Bizans oyunları olduğunu kabul etmemiz gerekiyor.
Doğruyu yanlıştan ayırmanın yolu ise bilimsel ve eleştirel düşünceden geçiyor. Ben de bu yazıda bir yandan uyduruk komplo teorilerini çürütürken, diğer yandan sağlıklı düşünce yöntemlerinden örnekler vermek istiyorum. Sonuçta geleceğimizi ancak eleştirel düşünce ile inşa edebiliriz.
Bu bağlamda insanların gerçekten Ay’a indiğini göstermek için önce neden Ay’a gittiğimize bakmak gerekiyor. Vakit geçirmeden başlayalım.
İlgili yazı: İnternetinizi Uçuracak En İyi 10 Modem
Uzay yarışı
1960’ların başında Amerika ve Sovyetlerin nükleer gücü kıtalararası balistik füzelerden değil, stratejik bombardıman uçaklarından oluşuyordu. Oysa uçakları yolda düşürmek mümkündü ve bu yüzden Amerika’nın Sovyetleri onlar karşı saldırıya geçmeden yok etmesi zordu.
Tek çare kıtalararası balistik füzeler geliştirmekti. Bunların ilk modelleri hedefi 10 km ıskalayabiliyordu. Sırf bu yüzden 2 ila 20 megatonluk dev termonükleer başlıklar geliştirdiler. Böylece İstanbul’u ıskalayıp Gebze’ye bomba atsalar bile İstanbul’u yakmış olacaklardı.
Balistik füze teknolojisini geliştirmenin en iyi yolu uzaya roket fırlatmak ve Sovyetlerin komünist propagandasını yenmenin en iyi yolu da Ay’a insan göndermekti; çünkü uzaya ilk uyduyu ve ilk insanı Ruslar yollamıştı.
Amerika’nın Ruslardan üstün olduğunu ve onlara yenilmeyeceğini göstermek için çok havalı bir şey yapması gerekiyordu. Yaptı da: 1961’de Kennedy’nin ünlü Ay’a Yolculuk konuşmasını yapmasından sadece 8 yıl sonra Ay’a insan gönderdi.
İlgili yazı: Ay Üssü Alfa Ne Zaman Kurulacak?
1. Amerika Ay’a gitti; çünkü gerekliydi
Yapılan araştırmalar, Amerikan kamuoyunun sadece yarısının NASA’ya insanlı Ay yolculuğu için 27 milyar dolarlık bütçe ayrılmasını desteklediğini gösteriyor. Yine de yüzde 50 önemli:
Sonuçta yeni başkan Trump da 319 milyon nüfuslu Amerika’da sadece 80 bin oy farkla seçildi ve bu da bize bir ülkedeki oylar kritik konularda bölündüğü zaman seçmenin çok iyi eğitimli olması gerektiğini gösteriyor. Aksi takdirde küçük bir manipülasyon ve algı yönetimi istenen iktidarı getiriyor.
İlgili yazı: Ay ve Dünya Nasıl Oluştu Dersiniz?
Ay’da insan ne ilgisi var?
Çok ama çok ilgisi var! Kennedy algı yönetimi ve TV propagandası ile kitlelerin yarısını yönlendirerek Ay macerasını başlattı. Fena mı oldu? Tabii ki hayır: Her ne kadar NASA basit politik sebeplere bu işe zorlanmış olsa bile Ay’a insan göndererek uzay tarihinde kritik bir adım attı.
Ancak, Amerikan halkının eğitimi yetersiz olduğu için Kennedy’den sonra Ay’a yerleşmenin önemini anlaşılamadı ve barışçıl Ay kolonileri yerine Vietnam Savaşı’nı yeğleyen yeni başkan Nixon, askere bütçe ayırmak için yetmişlerde Ay yolculuklarını sonlandırdı. İşte eğitim bu yüzden önemli.
Öyle ki bugün de eski tas, eski hamam. Günümüzde insansız Ay yolculukları yeniden başladı ama sebep yine para, bu kez Ay’dan maden çıkarma planları. Yine de Ay yolculuklarını desteklemek gerek; çünkü zenginlik arttıkça eğitim de tüm engellere rağmen yaygınlaşıyor.
Başta elektronik bilgisayar olmak üzere, bugün kullandığımız teknolojilerin hemen hepsinin kökeni 60’lardaki uzay yarışına dayanıyor. Demek ki sermaye uzay yarışını sonlandırmasaydı insanlar bugün çok daha ileri teknolojiler kullanıyor olurdu ve bu da sosyal refahı artırırdı. Buyurun size gerçek komplo teorisi; ama biz Ay komplosunu anlatıyorduk:
İlgili yazı: 10 soruda Dürnyamızın uydusu Ay hakkında en şaşırtıcı gerçekler
Artık komplo teoricilerine şunu sorabiliriz
NASA neden Ay’a gitmesin? Ay’a gidecek teknolojiye sahipti. Öyleyse neden NASA uzay yarışına boyun eğip sahip olduğu teknolojiyle Ay’a gitmesin? Neden sahte film çekip bu ortaya çıkarsa Soğuk Savaş’ta Sovyetlere rezil olma riskini göze alsın? Bu siyasetin amacına aykırı olmaz mı?
Ancak, sağduyulu düşünmek komplo teorilerini çürütmeye yetmez; çünkü kuantum fiziğindeki dolanıklık gibi bazı bilimsel olgular sağduyuya aykırı olabilir. Öyleyse biz de mantıksal tutarlılıktan matematiksel tutarlılığa geçelim.
İlgili yazı: İnternette teknik takip ve gözetimi önleme rehberi
2. Ay’a gittik; çünkü gitmeseydik bu gizli kalmazdı
Oxford Üniversitesi’nden Dr. David Grimes halktan gerçeği gizlemeye yönelik bir komplo teorisinin ömrünü istatistiksel olarak hesapladı: Özetle devletlerin gerçekleri en fazla kaç yıl gizleyebileceğini gösteren bir matematik formülü var. Hemen görelim.
Diyelim ki devlet sırrı bir proje söz konusu: Area 51 askeri üssünde gizli uçan daire geliştirmek gibi. Şimdi bu projede 2521 kişi çalışırsa Amerika’nın uçan daire yaptığı 5 yılda ortaya çıkıyor. Yoksa siz 2521 adamı cebren ve hileyle ömür boyu susturabileceğinizi mi sanıyorsunuz?
Kısacası gerçekleri uzun süre gizlemek için o pis işlere (skunkworks’ün Türkçesi budur) çok az kişinin bulaşmış olması gerekiyor. Bu durumda sayıyı azaltalım: Bir gizli projeye 1000 kişi katılırsa o işi 10 yıl halktan saklayabiliyorsunuz; ama bir işe sadece 125 kişi katılırsa bunu 100 yıl gizleyebilirsiniz!
Oysa NASA’nın Ay’a insan gönderme projesine tam 411 bin kişi katıldı! Özetle NASA yalan söyleseydi Ay’a insan göndermediği 3 yıl 8 ayda ortaya çıkardı. Ancak, bilimsel ve eleştirel düşüncede bir önermenin tutarlı olması yetmez. Aynı zamanda geçerli olduğunu da göstermek gerek. Bunu nasıl yapacağız? Tabii ki kanıtlarla. Öyleyse Ay’a insan gittiğini ve indiğini gösteren kanıtlara bakalım.
İlgili yazı: Yeni Mars Belgeseli Ne Kadar Gerçekçi?
3. Ay’a inen Apollo modüllerini gösteren fotoğraflar
Dünyadaki milyonlarca gazeteci, uzman ve bilim insanının NASA’ya sırf Ay’a insan gönderdik diye inandığını sanmıyorsunuz değil mi? Deliller var! Örneğin, Ay yüzeyinde Apollo iniş modülleri ve araçlarını gösteren fotoğrafları Google’da bulabilirsiniz.
Bunun için Lunar Reconnaissance Orbiter uydusunun Wikipedia sayfasına gidip Ay inişlerini gösteren daha yüksek çözünürlüklü fotoğraflara da bakabilirsiniz. Ancak, kendinizi gerçekten cesur hissediyorsanız doğrudan Apollo Arşivleri1 sitesine gidip en yüksek çözünürlüklü görselleri inceleyebilirsiniz.
İlgili yazı: En Süper Ay 14 Kasımda Geliyor
4. Ay fotoğrafları film stüdyosunda çekildi
Komplo teoricileri Ay fotoğraflarına bakıp bunları film stüdyosunda sahne ışıklarıyla çekmişler, hepsi sahte diyorlar. Sanki dünyadaki fotoğraf uzmanları hiçbir şey bilmiyormuş gibi iddialı konuşuyorlar. Madem öyle biz de bilimsel olarak gösterelim.
Discovery Channel’da yayınlanan Efsane Avcıları dizisinde Ay’da insan fotoğraflarının gerçek olduğunu kanıtladılar.2 Ay yüzündeki şekillerin gün ışığını engellediğini ve bunun, fotoğrafların sanki film stüdyosu sahnesinde çok sayıda farklı ışık kaynağıyla çekildiği izlenimi yarattığını gösterdiler (sahne ışıkları yanılgısı).
Efsane Avcılarının fotoğraflara yönelik gölge analizinde, Ay astronotlarının uzay giysileri ve kasklarının parlak Ay yüzünden yansıyan gün ışığıyla doğal olarak aydınlandığı ortaya çıktı. Astronotların uzay giysilerindeki kıvrımlara bakarsanız bunu göreceksiniz. İnsanlar alttan yansıyan ışıkla aydınlanıyor. Spot ışıklarıyla değil.
Hatta Apollo iniş aracı merdiveninden yere inen astronotun aracın gölgesinde kaldığı halde aydınlık görünmesinin sebebi de civardaki aydınlık yüzeyden yansıyan ışık. Özellikle de Ay tozunun ışığı dağıtması, yeryüzündeki puslu güneş etkisine benzeyen bir efektle, atmosfer olmayan Ay yüzündeki yüksek kontrastlı ışığın yumuşamasına ve astronotu yumuşak tonlarla aydınlatmasına yol açıyordu.
İlgili yazı: İlgili yazı: Sansüre Karşı TOR ve Orbot Rehberi
5. Ay fotoğraflarında neden yıldızlar görünmüyor?
Komplo teoricilerine göre bunun sebebi basit: Film stüdyosunda uzay boşluğu için siyah perde kullandılar ve perdede yıldız ışığı yok.
Önce düz mantık yürütelim: İçlerinde bilim insanları, istihbarat uzmanları, film yapımcıları ve mühendisler olan 411 bin kişi dev bir komplo teorisine katılacak da bunların aklına film perdesine yıldız ışığı efekti veren parlak disko topu pulları dikmek gelmeyecek. :p
Şimdi gerçeklere dönelim: Her ne kadar NASA’nın yüksek çözünürlüklü Ay videolarını kaybetmiş olması komplo teoricilerini cesaretlendirse de Ay göğünde yıldız olmaması sorunu çoktan çözüldü. Ay yüzeyi parlak olduğu ve yüksek kontrastlı çekim yapıldığı için fotoğraflarda sadece en parlak yıldızlar görülüyor.
Aynı şey Dünya yörüngesi için de geçerli. Yeryüzünün mavi ışığı uzay istasyonu ve astronotlara odaklanan fotoğraflarda yıldızları görmemizi engelliyor. Üstelik farklı Ay fotoğraflarında aynı parlak yıldız gökte hep aynı konumda görülüyor. Özetle görsellerde hiç yıldız olmadığı iddiası yanlış.
İlgili yazı: Google Ay Yarışı 2017’de Başlıyor
6. İnternetteki görseller düşük çözünürlüklü
Burada insanların kafasını karıştıran asıl sorun internetteki resimlerin büyük kısmının düşük çözünürlüklü sıkıştırılmış görseller olması. Bu da ışık kalitesini düşürüyor; ama Apollo arşivleri sitesindeki yüksek çözünürlüklü fotoğraflarda yıldızlar görünüyor.
Üstelik günümüzde Google var: En az 4 MP’lik Ay görsellerini göster seçeneğini belirleyerek bu fotoğraflara basit bir web aramasıyla ulaşabilirsiniz. Hatta Photoshop’la negatif filtre atıp kayıp yıldızları siz de görebilirsiniz.
7. Amerikan bayrağı neden dalgalanıyor?
Amerikan bayrağı atmosfer olmayan Ay yüzeyinde rahatlıkla dalgalanabilir; çünkü bayrağı dalgalandırmak için rüzgar şart değil. Astronotun bayrağı dikerken direğe uyguladığı kinetik enerji, momentumun korunumu yasası uyarınca bayrağın “sallanarak” dalgalanmasına neden oluyor.
İlgili yazı: Dünya’daki hayatın kökeni Mars mı?
8. Ay modülü kalkış videosu sahte
Komplo teoricileri bu kez de Ay modülünün kalkışını gösteren videonun sahte olduğunu ve NASA’nın bir araç maketini görünmez çıtayla yukarı kaldırıldığını söylüyorlar. Oysa videoyu inceleyerek çekimlerin gerçek olduğunu görebilirsiniz.
Kalkış sırasında ateşlenen roketten çıkan gazlar, iniş modülünü aşırı sıcaktan koruyan alüminyum folyoyu parçalıyor ve biz de bu parçaların Ay yüzeyine saçıldığını görüyoruz. Bu da gerçek bir roket ateşlendiğinin kanıtı.
Kayıt kalkıştan sonra sürdüğü için roketin çıkardığı gazların, modülün Ay’da kalan alt kısmını (iniş platformunu) yaktığını da görebiliyorsunuz. Sonuçta Ay’da atmosfer yok, ama roketin sıcak gazıyla yanan parçaların dumanı var. Bu da sigara dumanı gibi tütüyor ve dumanın şekli videodaki roketin uyduruk film çatapatı olmadığını gösteriyor. 😉
Bu parçaların saçılım şekli ise olayın maketle değil, birebir ölçekte gerçekleştiğini de gösteriyor. Tabii tam ölçekli maket kullanmışlar diyebilirsiniz, ama bu iddiayı da çürütebiliyoruz. Yakındaki Ay tepelerine bakarsanız sahte film sahnesinin en az İstanbul’daki Göztepe Mahallesi kadar büyük olması gerektiğini görüyoruz. Nasıl mı? Aşağıda görelim.
İlgili yazı: GDO’lu Retrovirüsler Kanseri Tedavi Edecek
9. Tüm videolar stüdyoda çekildi
Bu doğru olsaydı en az 6 kilometrekare büyüklüğünde kapalı bir stüdyo binası gerekirdi. Nitekim astronotların Ay’da kullandığı jeeplere bakınca, bunların kamerasından görünen uzak tepelerin gerçek tepe yüksekliğinde olduğunu görüyoruz.
Tekerlek görüş açısı ve tepe boyutlarının karşılaştırması, izlediğimiz video sahte ise bu sahnenin en az 2,4 km uzunluğunda kapalı bir alan olduğunu gösteriyor (araçtaki astronotlar kamerayı kucağında tutarak çekim yapmışlar). Dünya’da 2,4 km uzunluğunda kapalı bir alan var mı? Boşuna aramayın: Yok.
İlgili yazı: 5 Soruda Paralel Evrenler
10. Madem Ay’a indik iniş krateri nerede?
Ay modülünün (LEM) yere inerken yavaşlamak için roketlerini ateşlediği halde Ay’da büyük bir krater açmamasına gelince, bunun iki sebebi var. 1) Ay’da hava yok ve bu yüzden, roketin egzoz gazıyla altta kalan havayı aşağı doğru iterek yerde belirgin bir krater açamazsınız.
2) Her ne kadar iniş modülünün 4 tonluk itiş gücü olsa da bu aslında maksimum kalkış gücü. İnerken maksimum ateşlemeye gerek olmadığı için (Ay çekimi Dünya’nın altıda biri) iniş roketleri sadece 454 kg güçle ateşlendi ve bu yüzden Ay’da büyük krater oluşmadı. Dilerseniz daha iyi anlaşılması için bu teoriyi ikiye bölelim; çünkü komplo teoricilerinin en güçlü itirazlarından biri bu:
İlgili yazı: Gezegenler Güneş Çevresinde Nasıl Dönüyor?
Neden krater açılmadı: ek bilgi
Ay’da kum tabakası çok ince olduğu ve hemen altta kaya katmanı yer aldığı için istesek de roketle büyük bir çukur açamazdık (Ay’a inmek üstüne kum dökülmüş sert beton kaldırıma inmek gibidir). Yine de fotoğraflara bakınca modül ayaklarının hemen dibinde, Ay toprağı üstünde yer alan basık ve yayvan çukurlar göreceksiniz. Bunlar mini iniş kraterleri.
Neden roketler yavaş çalıştı?
Bu soruyu da ikiye ayırabiliriz: a) Neden roketler yere inerken tam güçle çalışmadı ve b) neden yavaş çalışırken bile Ay çekim gücünden daha güçlü çalıştı?
Öncelikle iniş modülünü tam güçle ateşleseydik astronotlar Ay’a inmek yerine yükselip tekrar Ay yörüngesine girerdi. İniş modülünün roketleri sadece Ay’dan kalkış yaparken; yani geri dönerken tam güçle çalışıyordu.
İkincisi Ay çekimi yerçekiminin altıda biri; ama astronotların Ay’a inerken yere çakılmaması için roketleri Ay çekiminden biraz daha hızlı ateşlemesi gerekiyor. Unutmayın amaç hız kesip yere inmek. Bu sebeple roketleri altıda bir güçle değil, dörtte bir güçle ateşlediler.
İlgili yazı: Renk Körlüğünü Düzelten Gözlük
Bonus: Kaliteli video nerede?
Belgesellere bakarsanız Ay’da ilk insan videosunun çöp gibi olduğunu göreceksiniz. Öyle ki sinemada telefonla kaçak çekim yapsanız daha iyi bir video elde edersiniz. Bunun sebebi NASA’nın orijinal Ay’a iniş videolarının yüksek çözünürlüklü versiyonlarını kaybetmiş olması.
Doğrusu bu açıklamaya ben de inanmıyorum: NASA’nın 1961 bütçesi bugünün parasıyla 27-28 milyar dolar. Böyle zengin bir kurum nasıl olur da canı gibi koruması gereken kritik Ay video arşivini kaybeder? Peki kaybetmediyse NASA neden yalan söylüyor?
Bunun en olası sebebi, NASA’ya ait tüm uzay ve uydu görüntülerini önce CIA’in kontrol ediyor olması. Gizli servis özellikle Amerikan casus uydularının sırlarını korumak için bütün videoları ve fotoğrafları denetliyor. Gizli kalmasını istediği videoları özel veri merkezlerinde saklıyor.
İlgili yazı: Amatör Astronomi İçin Teleskop Rehberi
Komplo teoricilerini güçlendiriyor
Belki de CIA’in amacı, yüksek çözünürlüklü fotoğraflardaki detayları saklayıp Çin gibi rakip ülkelerin benzer Ay araçları geliştirmesini önlemek. Bakın isteyince ben de komplo teorisi uydurabiliyorum. 🙂
Gerçekte ise videoları bunun için saklamak saçma olurdu; çünkü Apollo aracının planları internette ve arşivlerde var. Çin istese bunları inceleyip birkaç yıl içinde kendi Ay iniş aracını yapar ki şimdiden Ay’a iki araştırma sondası indirdi.
Her durumda NASA yüksek çözünürlüklü videoları ortaya çıkarmadığı sürece halkın güvenini kazanmakta zorlanacak ve komplo teoricilerinin ağzına sakız vermeye devam edecek. Buna karşın yüksek çözünürlüklü videolar bağnazlar hariç herkesi insanların Ay’a gittiğine ikna edecektir.
İlgili yazı: Kontrollü Güç >> Telefon pil ömrünü uzatmak için en çarpıcı 5 yöntem
Çürütemediğimiz komplo teorileri
İşin ilginci bazı komplo teoricileri Apollo yolculuklarının Amerikan hayalet savaş uçağı teknolojisini ve hatta McDonalds’ın ünlü Big Mac hamburger tarifini geliştirmekte kullanıldığını öne sürüyor! 😮 İlki tamam da ikincisi oldukça garip bir iddia v e NASA’nın uzay besinleri geliştirme teknolojisiyle ilgili.
McDonald’s güçlü bir Amerikan şirketi olarak parayı bastırıp bu teknolojiyi kendi hamburgerlerinde kullanmış olabilir. CIA de endüstriyel ve askeri sırları korumak için yüksek çözünürlüklü videoların gösterilmesini yasaklamış olabilir.
Rastlantı mı bilinmez, ama ilk hayalet uçak prototipi ile Big Mac satışı tarihleri Ay seferi tarihleriyle uyuşuyor. Ayrıca McDonalds’ın ürün tariflerinde et yerine protein kelimesini kullandığını öne sürenler mevcut; yani “kıkırdakla sakatatı birleştirip sentetik köfte yaptıkları için kendi hamburgerlerine et diyemiyor” şeklinde iddialar dillendiriyorlar. Şirket bunları Türkiye sitesinde yalanlıyor.
İlgili yazı: 10 adımda kara deliğe düşen astronota ne olur?
Devletler şeffaf olmalı
Ne yazık ki bu komplo teorisini çürütemiyoruz; çünkü ABD hükümeti söz konusu teorileri çürütmek için gereken belgeleri resimdeki gibi sansürlemiş bulunuyor.
Her durumda devlet şeffaf olmalı ki vatandaş yolsuzluk yapılıp yapılmadığını denetleyebilsin. Vatandaşın özel hayatı da gizli olmalı ki devlet zayıf vatandaşı gözetleyip ona hassas sırlarıyla baskı yapamasın. Dünyada internetin sansürlemesi ve gözetlenmesine bu yüzden karşı çıkıyoruz.
Ay’a inmediğimizi iddia eden komplo teorileri bize iletişim özgürlüğünün ne kadar önemli olduğunu gösteriyor: Gerçeğin gizlendiği yerde yalanlar ve yanlışlar güçleniyor. Sonuçta anayasadaki düşünce, ifade ve iletişim özgürlüğüne aykırı devlet sırları oldukça dünyamızı karartan gerçek Bizans entrikaları asla tükenmeyecek.
Ancak işin hikayesi bir yana, Ay’la ilgili gerçek sırları merak ediyorsanız önümüzdeki bölümde size 3 hakiki Ay gizemini anlatacağım; çünkü en heyecanlı sırlar bilimsel sırlardır.
1Apolloarchive.com
2Dailymotion web sitesinde Mythbusters moon yazarak arayın.
Hep düşünmüşümdür apollo görevleri ile john f. Kennedy süikastı arasındanbir bağlantı var mı? Bir komplo teorisi daha.
Ne kadar detaylı ve bilgilendirici bir yazı olmuş. Tebrikler.
Van Allen kuşağını nasıl aşmışlar acaba? Yani Nasa bugün bile o sorunu nasıl çözeceğini bilmiyorda o yüzden sordum. Obama bir konuşmasında Ay’a insan gönderebilmekten bahsediyor; eğer düşük Dünya yörüngesinden çıkılabilinirseymiş.
Dünya’nın manyetik alanını aşmak kolay; çünkü Jüpiter’in manyetik alanı gibi güçlü ve ölümcül değil. Bu dediğiniz Ay’a insan göndermeye engel olamaz. Ne de olsa Venüs, Mars, Jüpiter ve diğer gezegenlere gönderdiğimiz bütün uydular Van Hallen kuşağını sapasağlam, bozulmadan aştı. Buna Plüton’a giden Yeni Ufuklar, Ceres’e giden Dawn, Bennu’ya giden Osiris Rex, 67/P kuyrukluyıldızına giden Rosetta, Güneş Sistemi’nin dışına çıkan Voyager 1-2, Pioneer 1-2 ve elbette ki Mars’taki Curiosity dahil. Tabii son 50 yılda uzaya gönderilen bütün sondalar ve çektikleri fotoğraflar sahte demiyorsanız. Ayrıca Juno uydusu her ay Jüpiter’in elektronik aletlere bile zararlı manyetik alanı içinden iki kez gidiyor. Bütün bunları yazdım. Özetle Ay’a insan ve uydu göndermek çok kolay.
teşekkür ederim. çok aydınlatıcı olmuş.
düz dünyacılar ay konusu üzerinde çok duruyor. eğer ayın hakkikaten bir kütle olduğu ispatlanırsa, ki siz bu araştırmanızla ispatlıyorsunuz, teorileri suya düşecek. bir konuya daha açıklık getirirseniz sevinirim:
dünya aydan bakıldığında, resimdeki gibi küçük mü görünür. neredeyse, ay kadar görünüyor. aydan çekilmiş dünya resimlerinde, aydan görülen dünya, dünyadan aya baktığımızda ayın göründüğü büyüklüğe yakın görünüyor. bu mümkün olabilir mi?
düz dünyacılar bunun üstünde de çok duruyor. ne yalan söylim bana da biraz tuhaf geldi…
Aslında onun sebebi Ay’ın küçük olması. Küçük olunca ufuk yakın ve insan gözü Dünya boyunu ufka yakın Ay tepelerine göre algılıyor. Ufuk yakın olunca Dünya olduğundan büyük görünüyor. Tabii Dünya Ay’dan 4 kat büyük. Soruya cevaben, hayır, aslında Ay’dan bakınca Dünya, Dünya’dan bakınca Ay kadar küçük görünmüyor. Daha büyük.
Tamam da siz bu teorilere nasanin verdiği cevaplardan makale oluşturmuş sunuz nasa ne diyecekti he gitmedik mi elbette kendilerini kurtaracak açıklama yapılacaktı ama bu komplo teorilerine açıklayıcı bir cevap olmamıştır hadi gittiler diyelim apollo 17 neden sır gibi saklanıyor ne dolap dönüyor bu arada dünya düz dur demek macellana ayıp olur
Yo, ben bilimsel kanıtları sundum. Bilimsel kanıtlara karşı çıkmak için polemik yetmez. Kendi bilimsel kanıtlarınızı koyup tutarlı olarak göstermeli, gözlem ve deneylerle kanıtlamalısınız. Bu NASA’ya veya bana itibar etme meselesi değil. Apollo 17 sır gibi saklanıyor mu? Evet Macellan’a ayıp olur.
doyurucu tatmin edici net kanitlarla gidildigi sunulamiyor.neymis efendim orjinal kayitlar kaybedilmis.profesyonel film isikcisiolan bi abimiz bu kayitlari istemis üzerinde inceleme yapmak icin.Nasa kaybettik demis.İstanbuldan prof.isikci bi tanidiga sormustum oda yalan demisti.Gelismis pc programlari cesitli cok gelismis film efekt isik programlariyla inceleme yapan hack bloggerleri olayi asmis bile.Kesinlikle yalan diyorlar.Deep Webte ilgili teoriler yer aliyordu.Kaldiki o tepeleri vs.yaratmak icin oyle bilmem kac km.lik kapali studyolara gerek yok.Cok farkli fotolar vardi uzerinde inceleme yapilip yalanlanan.
Bu tür reddedişler için kanıtlar ve linkler gerek, en az NASA düzeyinde. Örneğin ben fotoğraf uzmanlarının linklerini vererek yazdım. Neden karşı kanıtlar deep web’de? Neden Wikipedia ve Stanford Üniversitesi gibi genel kaynaklarda yok? Çünkü ciddiye alınacak kanıtlar değiller. Kaldı ki yazıda belirttiğim komplo teorisi ömrü hesaplama formülü gereği bu kadar büyük bir iddia 4 gün bile gizli kalamaz.
Nasa ya fazla guvenemiyorum soyle ki.gizledigi bircok konu var diye dusunuyorum.Ay a gidis komplosuna inanmiyoruz aslida soyle ki hadi gidilmedi hersey studyoda planlandi yapildi.o kadar ulkeden bilim insani tiyatromu izledi veya o studyoda calisan yonetmeninden isikcisina,caycisina yillarca bu sirri nasil saklayabilirdi..en büyük kuskim bu zaten tezi curuten….ama Nasa,51.bolge Cia gizlenen biseyler var diyorum.okadar Ay seferi yapildi milyar dolar harcanarak.peki ne icin?Hepsinde tas toprak örneği toplamak icinmi.Surekli neden gidildi oraya.Ayda piramit fotosu falan gormustum bi ara..Bence gidilmistir ama orada gizli biseyler var diye dusunuyorum.Yoksa surekli Apolla seferleri örnekler almak icin yapilazdi..
Mantıkta “Bilgi yoksunluğundan kaynaklanan argüman” diye bir düşünme hatası vardır. Bu hatayı yapıyorsunuz. Önce NASA’nın resmi açıklamalarına inanmıyorum diyorsunuz. Sonra NASA’nın ne yaptığını bilmiyorum diyorsunuz; ama bence şunu-bunu yapıyor diye fikir yürütüyorsunuz. Bilmiyorsanız tartışmanın orada kesilmesi gerekir. Bilmediğinize göre söyledikleriniz temelsiz varsayımlardan ibarettir. Varsayımlarınızı kanıtlamanız gerekiyor.
pek bahsedilmeyen bir konu daha var. apollo görevlerinden birinde ay yüzeyine lazer yansıtıcı konulduğunu duymuştum. bu konunun gerçekliğini öğrenip değerli okurlara paylaşabilirmisiniz. eğer ki ay yüzeyinde şuan insan yapımı bir lazer yansıtıcı var ise bütün komplo teorileri çöker. tahminime göre böyle bir aygıt yalnızca insan eliyle yerleştirilebilir.
Bu var ve Dünya’dan güçlü bir lazerle ışın yansıtıp Ay’ın dönüşü gibi detayları inceleyebiliyoruz.
Kozan Bey sizi takip etmek çok keyifli ama, bu aya gitme konusu inandırıcı değil. Şimdiye kadar ayda şehir bile kurmuşlardı, onca yıldan sonra. 27 milyar $ bütçe de bugünün koşullarında cok ucuzlardı, bilgisayar ve yazılım teknolojisiyle. O zamanın dev bir IBM bilgisayarın maliyeti de bugünün bilgisayar teknolojisine oranla pahalı olduğu kadar bir o kadar eski ve hantal teknolojiydi. Aya insan gönderme ve uçuş teknolojisi de şimdiye kadar bilgisayar teknolojisi gibi bir evrim izlerdi, artı bugünkü donanım ve yazılım olanaklarıyla. Çok güçlü bir propaganda çalışması benim fikrim, deliller ve argümenler inandırıcı degil.
İbrahim Bey merhaba. Bunun nedeni Ay için yeterli bütçe ayrılmaması. Ayrıca komplo teorilerinin ifşa olmasıyla ilgili matematik formülünü anlattığım satırlara da bakabilirsiniz.
Yazı güzel fakat dayandırılan bilimsel olduğu idda edilen makalelerin tamamı avd kaynaklı aslında bilimsel linkle tek tek çürütülür ama zati bunların var olduğunuda biliyorsundur.
Ama insan kendine şunu sorması lazım ufak bir keşifde bile insanlar tekarar tekrar gitmekte ay gibi bir yere gidiyorsun dünyadan gözükecek bir iz bırakmıyorsun dahası ayda koloni oluşturmuyosun bu çok saçma Abd kıtasınım keşfedilip amaan uzak yol bida gitmeyelim denmesi gibi…
Ay’a insan göndermek 10 milyar dolardan başlıyor. Yeni roket, iniş aracı ve uzay kapsülü, artı eğitim ve güvenlik testleri lazım. Amerika’ya ise 5000 TL’den daha aza gidebilirsiniz.
Peki… Fotoğraf makinesi çekim yaptığında fotoğraflar üzerinden artı işareti oluşmuş. Neden bazı fotoğraflarda, bu artı işareti nesne ya da astronotların arkasında kalmış? Bu, fotoğraflarda oynama yapıldığını kanıtlamıyor mu? Ayrıca, astronotların ayak izleri dahi yerde belli oluyorken tonlarca ağırlıktaki uzay aracı neden hiç iz bırakmıyor ve uzay aracının hiçbir yerinde en ufak bir toz zerresi bulunmuyor. Bunun haricinde, uzay aracının karanlık, yani güneş görmeyen kısımlarındaki UNITED STATES yazısı nasıl bu kadar okunaklı?
1) Fotoğraf makinelerinde niyangah vardır. Fotoğrafın türüne göre bunların görünürlüğü değişir. 2) Toz kalkmaz ve yatışır çünkü Ay’da atmosfer yok ama tozu yatıştıracak yerçekimi var. 3) Bir fotoğraf
1) O işaretler fotoğraf makinesinin nişangahıdır. Çekilen makineye göre olur veya olmaz. 2) Ay’da atmosfer yok o yüzden toz havada uçuşmaz. Ancak, Ay’ın yerçekimiyle toz hemen yere çöker. 3) Bir fotoğrafta görünüşte sıra dışı şeyler olması otomatik olarak onun sahte olduğunu göstermez. 4) Tersine uzay aracının ayak izleri de belli oluyor. Doğru fotoğraflara bakmalısınız. Ayrıca araç maket olsa bile yine de ağır olur ve iz yapardı. 5) Fotoğraflardaki asıl ışıklandırma Ay yüzeyinden yansıyan güneş ışığıdır. Bu yüzden bayrak gölgede bile aydınlanır.
Hocam yanlışınız var,
Astronotun bayrağı dikerken direğe uyguladığı kinetik enerji, momentumun korunumu yasası uyarınca bayrağın “sallanarak” dalgalanmasına neden oluyor.
Rüzgar sallantısı ima ediyor arkadaşlar momentum konu değil.
Rüzgar sallantısı yok. Kinetik enerjiye ek olarak bayrağı sarkmasın diye çıtaya takmışlar. Ay’da hava olmadığından yere sarkardı.
Bugün 2018 yılı teknik imkanlarıyla Spacex dahil tüm şirketler roketleri dikine indirip kaldırma sorunuyla boğuşuyorlar. Bugünün gelişmiş bilgisayar teknolojileriyle dahi zorlanıyorlar. Ancak bizim şimdi 1969 teknolojisiyle ay yüzeyine dikine modül indirmiş ve kaldırmış olduğumuza inanmamız bekleniyor. Üstelik o modülde 2 insan ve ay yüzeyinde yürüyecek bir arazi aracı da var.
Daha da önemlisi ay yüzeyinden kalkan modül içinde 2 astronot ile yörüngedeki ana roketle kenetleniyor. Ve bu 1969 bilgisayar teknolojisi ile hesaplanıp gerçekleştiriliyor. Garip!!
Gayet normal aslında. Bir kere kesin fotoğraf kanıtları var. İkincisi Ay projesinde 400 bin insan ve 20 bin kurum çalıştı. Böyle komplo teorisi olmaz. O sır saklanamaz ve son olarak bugünkü teknolojiyi Ay yolculuğu sayesinde ve Ay yolculuğu teknolojisini de ondan önceki yıllar da geliştirdik.
Yurgay nickli arkadaşa sonuna kadar katılıyorum. Şimdiki teknolojiyle bile aya insanlı gidip gelmek mümkün değilken hele ki 1969 teknolojisiyle (bir bilgisayar bir oda büyüklüğündeydi) kat be kat imkansızdır. Sadece bu husus bile aya gidilmediğine delalettir. Diğer yorumlara bir takım bilimsel verilerle cevap vermeye çalışıyorsunuz fakat bu yoruma dair gerçekçi ve elle tutulur bir veri ortaya koyamıyorsunuz. Sadece söylediğiniz şey: NASA’nın uydurduğu ve daha sonrasında kendisinin bile bazılarını kabul ettiği (montajlı) fotoğraflar ve 400 bin kişinin yalan söylemeyeceği/sır saklayamayacağı. Bu çok komik.
50 yıl önceki teknoloji ile Ay’a gitmek mümkündü. Bugün de mümkün. Çok da tutarlı ve daha önemlisi gerçek ve geçerli cevaplar veriyorum. Bilimsel cevaplar vermeye de devam edeceğim. Tersini göstermek için kanıtınız nerede?
Ay’la ilgili bilimser sır denilebilecek pek çok olay insansız araçlarla da çözülebiliyorken, oraya insan göndererek hayatlarını riske atmak mantıksız olduğu için Ay’a şu anda insan göndermek için o kadar para harcamak saçmalık olur. Kaldı ki kolonileştirmek için oraya tonlarca malzeme taşınması lazım ISS’e taşındığı gibi. Bu bile çok maliyetli olmuşken, ay’a bunu sağlamak için geçerli bir neden lazım. O kadar verimsiz, soğuk, aşırı radyasyon olan bir yere yerleşmek ne kadar mantıklı ki ? O zamanın soğuk savaş döneminde nedenleri vardı. Artık öyle bir neden yok.
İlk bakışta öyle görünüyor; yani Ay’a yerleşmeye gerek olmayabilir. Dünya yanı başında. Ay’da çalışmaya gidilebilir, Ay’dan maden çıkarılabilir. Antarktika üsleri gibi Ay üsleri olabilir. Ancak, Ay’a yerleşmek ancak kontrolsüz nüfus artışıyla gerekebilir. Ay, Mars’a açılan kapıdır. Ben de Ay’a gitmekten bunu kast ediyorum. Mars’a yerleşmek de mümkün olmayabilir ki bence çok gerekli. >> Neden Mars’ta Koloni Kuramayız?
yer cekimi olmayan bir yere inerken roket itisine neden ihtiyac duyulur hemde alevli malevli bu kisim cok celiskili ve bir diger celiski hava akimi olmayan bir yerde roket itisi nasil saglandi ve ay zeminini yakti aya gitmeyi gectim dünya atmosferi disinda dolanan uydular bile bence yalan
Ay’ın yerçekimi Dünya’nın altıda biri. Dolayısıyla Ay çekimi var. Ay’ın atmosferi yok. Sürtünme ve paraşütle yavaşlayamazsınız. Hız kesmek için roket ateşlemeniz gerek.
arkadaşım kolay gelsin,
yanılmıyorsam Satürn füzeleri ile yollanmıştı aya astronotlar
113 m gibi bir roket ay çekiminin 6 da bir olduğuna göre otomobil büyüklüğündeki bir aracı yer (ay) çekiminden nasıl kurtarıp döndüler dünyaya
şöyle sorayım
aya gittik elimizde silah var mesela tüfek g3 olsun dünyaya döndüm ateş ettim mermi dünya atmosferine yetişirmi yada arada Armstrong uzay yürüyüşü yapıyorsa onu vurabilirmiyim sorunun önemi ivmelenmek açısından önemli 🙂
Astronotlar LEM modülü ile Ay’a iniş yaptılar ve modülün roketlerini ateşleyerek Ay çekiminden kurtulup Dünya’ya döndüler. Ay iniş modülünün Ay’da kalkış ağırlığı 778 kg’dır. Astronotlarla birlikte Ay’dan Dünya’ya Ay çekimi cinsinden 810 kg yük döndü. LEM’in roketleri tabii ki bu yükü kaldıracak şekilde üretildi; çünkü dönüş yükü Ay’a gitmeden hesaplanmıştı.
Kozan Demircan…Adamsın ….
Hareket için sabit yada yarı sabit bir dayanağın itilmesi lazım yürürken yeri yüzerken suyu uçarken havayı iteriz roket de ilerlemek için eksozdan basınçla yanmış gaz çıkarken baskı yapan basınçlı havayı tam itemediği için geri baskı yapar roketi iter ve roket ilerler uzayda hava basıncı yok vakum var roketten çıkan basınçlı hava bu vakum tarafından emilir ve rokete geri tepki veremez roket ilerleyemez aya inen araç nasıl geri döndü karanlık maddeyimi itti buna cevap bulamadım komplo teorilerine inamam
Aslında uzayda roket gazı roketten çıkarken, roketin iç tarafı dahil, her yöne (küresel olarak) genişlemek ister. Ancak, sadece roketin kıç tarafındaki açık uçtan dışarı çıkabilir. Kapalı ucu ise genişlemek için iter. İşte bu itiş roketi uzayda ileri iter. Ayrıca gaz uzay tarafından emilmez. Egzoz gazı uzaya püskürür. Cevabı budur.
Dünyanın bir numaralı birbirine düşman ülkeleri, ABD ve SSCB.
Aya gidlmemiş olsaydı bugüne kadar bu iki ülke birbirine olmadık suçlamalrda bulununurdu.
Bugüne kadar aya gisilmediğine dair bu iki ülkeden birbirini suçlayıcı en küçük bir açıklama duymadım.
Hadi diyelim ki, bu iki ülke palavralarında ortak karara vardılar, peki sayın yazarımızın yapmış olduğu bu boyuttaki devlet sırrının kaç yılda açığa kavuştuğu formülüne istinaden o binlerce insandan hiç mi ses seda çıkmaz?
Arkadaşlar o günkü soğuk savaşı göz önüne aldığımızda aya gitmiş olmanın verdiği heyecanla belki bazı şeyleri abartmış olabilirler, hatta sahte görüntüler de hazırlamış olabilirler ama aya gidilmediğine delil sayılmaz.
Bu yazıyı kimbilir ne zahmetlerle hazırlayan yazarımıza ayrıca teşekkür ederim.
1- Ayda hava yok parasut kullanamassınız o halde aya saatte 36bin km hızla inen modul nasıl yumusak iniş yaptı. Kabaca kutlesinin yarısını 36 bin km hızla ters yöne fırlatmak gerekir.
2- Modul aydsn nasıl yukseldi . kabaca gene kalan kutlenın yarısını ters yonde 36 bin km hızla fırlatmak gerekir .
3- kutleyi muhtelemen gaz seklinde ama o kadar hızlı nasıl pukurttuler. Tabanca mermisi 3bin5oo km saat hızla gittigi düşünülürse
4- Ay yörüngerinde bulunan gemi ile nasıl senkronize bulustular . saatte 40 km hızla giden trene bile binmenin zorlugunu düşününce +- 1-2 km hız farkı olmalı ki birde mükemmel zamanlama yoksa sonsuzluk sizi bekliyor.
5- ABD vietnamda ay programından daha çok para ve insan kaybı yaşadı ne için ….
6- Saddamın kimyasalları ne oldu . nasıl dünya kandırıldı. İkiz kulelrdeki tyatroda ortada iken neden 69 dada aynı ilizyon oynanmasın
1) Uzay aracı Ay yörüngesine girerek Ay’a göre hızını büyük ölçüde azalttı ve roketlerini ateşleyerek hız kesip fren yaptı. SpaceX şirketinin yeniden kullanılabilen roketleri bu şekilde Dünya’ya dönüyor.
2) O kadar yüksek hıza gerek yok. Ay’ın kütlesi ve Ay’dan kaçış hızı Dünya’nın 6’da biri. O da 2,38 m/saniye. Modül Ay’dan roketlerini ateşleyerek yükseldi.
3) Roket motoru. İtiş ağırlık oranı 19.44. İtiş gücü 16 kilonewton KN.
4) Kenetlenmeden önce aynı yörüngeye girerek hızlarını eşitliyor ve çok yavaş bir hızla kenetleniyorlar.
5 ve 6 konumuzla ilgili sorular değil.
Hocam ay neden başka ülkeler inemiyor 2-ayın karanlık yüzünün sırı çözülemiyor. 3-aya yaşam veya gezi programı düşünülmüyor.
Ay’a Rusya ve Çin de gitti. Hatta Çin sondası hala Ay yüzeyini araştırıyor. Çin Ay’dan Helyum 3 Füzyon Yakıtı Getirecek
Ya hocam düz dünyacılar Ay tutulmasını açıklarken güneş ve dünya arasına POLARİS in ya da Kuzey kutbunda “Bizim göremediğimiz” ama çok yüksek bir dağın girdiğini iddia ediyorlar :D..Dünya ile Güneş arasına girecek kadar büyük ama biz göremiyoruz nedense 😀 yıldızla gezegen i aynı şey sanıyorlar polaris fln diyorlar daha neler neler.bu derece cahil bir gruba birşeyler anlatmaya çalışmışsınız hemde hiç usanmadan aynı tip soruları cevaplamışsınız.önünüzde saygı ile eğiliyorum çok sabırlı ve bilgilisiniz.
2019 Hindistan insansız bir aracı indirmek istedi araç aya yaklaşınca bağlantı kesildi ,israil abd destekli bir araç gönderdi oda çakıldı yani günümüz roket , bilgisayar ve elektronik teknolojisiyle bile aya başarılı iniş olasılığı sadece %35 bunu bu araçları yapan bilim adamları söylüyor.Şimdi siz diyorsunuzki hesap makinası, ilkel teknoloji ve yetersiz bilgiyle aya çakılmayı göze alıp insan göndermeye cesaret ettiler hiç mantıklı değil
Birçok uydu da Ay’a indi ama? Neden inenleri saymıyorsunuz?
Diğer arkadaşlara katılıyorum eğer dikine iniş teknolojisi olsaydı yıllarca roketleri okyanusa atmazlar onları dünyada da tekrar kullanırlardı ki dikine iniş teknolojisini spacex bulmuş olmazdı. spacex bu sayede milyar dolarlar kazanıyor müthis bir tasarruf, şu anda roket işini oyuncak haline getirdi 70 lerde bu teknoloji olsaydı kesinlikle kullanırlardı. Buna mantıklı bir cevap bulamıyorum. Dikine iniş teknolojisi yeni bulundu ayrıca aydaki fotoğraflarda modüllerin altındaki toprağın etrafa saçıldığıyla ilgili bir durum görünmüyor sadece ayak izleri var roketin dikine inişinde aşağıdaki toprak hiç mi hareket etmedi ?
Tersine Ay modüllerinin iniş izi var. Ayrıca fırlatma izleri de (Ay’dan kalkış).
Burdan fırlatılan roket ordan nasıl fırlatıldı
İniş aracının kalkış içi roketleri vardı. Yazıda anlattım.
benim en çok merak ettiğim kendileri bile bu küçük rokette sığamazken yakıt tankı nereye sığdı o günkü teknolojideki bilgisayarın büyüklüğü düşünülürse nereye sığdırıldı, yemekler nerede saklandı, tuvalet nereye konuldu, oksijen tankı nerede, bildiğin 3+1 eve sığmaz bu dediklerim ve araç (araba) nereden ve nasıl indirildi ilk fotolara bakılırsa mekikten bir şey eksilmemiş. kafamda bin bir türlü sorular.
Bu soruların yanıtını basit bir Google aramasıyla bulabilirsiniz. Uzay aracının çizimleri ve sayısız bilimsel makale var. Bu projenin üstünde çalışan binlerce insanı saymıyorum bile.