Ruslar Teleskopla Uzaylı Sinyali Aldı mı?

Rus astronomlar geçen yıl radyo teleskopla güçlü bir uzaylı sinyali aldıklarını öne sürdü. 28 Ağustosta yapılan açıklamaya göre, radyo sinyali Dünya’ya 95 ışık yılı uzaktaki Güneş benzeri bir yıldızdan geldi. Peki gerçekten uzaylı sinyali aldık mı? Dünya dışı zeki uygarlıkları araştıran SETI Enstitüsü kontrol etti.

Dev radyo teleskop

Rusların Mayıs 2015’te dev RATAN-600 radyo teleskopuyla aldığı sinyal, zeki bir uygarlığın bilerek gönderebileceği bir mesaja benziyor. Ancak, burada yaklaşık 100 ışık yılı uzaktaki bir yıldızdan tek seferlik, yani tekrarlanmayan kısa bir sinyal almaktan söz ediyoruz.

Bu sinyal çanak anten veya bilgisayardaki arızadan kaynaklanıyor olabilir. Hatta 1967 yılında keşfettiğimiz ilk radyo pulsarında olduğu gibi sinyalin doğal bir kaynağı da olabilir. 1967’de uzaylı sinyali sandığımız şeyin, kendi etrafında saniyede 400 kez dönen bir nötron yıldızı olduğunu keşfettik (radyo pulsarı).

Kendi çevresinde topaç gibi dönen nötron yıldızı, en dakik saatten daha kesin periyotlarla uzaylı sinyaline benzettiğimiz radyo dalgaları gönderiyordu. İşte bu yüzden internette çıkan uzaylı sinyali aldık haberlerine dikkatli yaklaşmak gerekiyor. Bilim insanları ise hata yapmamak için çok daha şüpheci davranıyor.

İlgili yazı: Ahtapot DNA’sı uzaylı mı?

 

Mercek etkisi

Uzaylı sinyali değilse başka ne olabilir derseniz Evren’de bilinçli bir mesajla karıştırabileceğimiz çok sayıda gök olayı var diyebiliriz. Bunlardan biri de 4 kere patlayan yıldız yazısında anlattığım yerçekimi mercek etkisi.

Buna göre sinyal 95 ışık yılından çok daha uzak bir kaynaktan geliyor olabilir: Belki de sinyal kaynağı olan gökcismiyle aramızda yer alan bir yıldız, radyo sinyallerini güçlü yerçekimiyle büktü ve dünyamıza odakladı. Biz de bunu uzaylı sinyali sandık. Sinyal tekrarlanmadığı için doğal mı yapay mı olduğunu ilk bakışta anlayamadık.

İlgili yazı: Yabancı dünyalar rehberi

 

Ruslar güven vermiyor

Dünya dışı zeki uygarlıkları bulmak için uzaydan gelen radyo sinyallerini çanak antenle dinleyen SETI Enstitüsü’nden deneyimli astronom Seth Shostak’ın belirttiği gibi, Ruslar dürüst davranmadı ve Mayıs 2015’te aldıkları sinyali tam 15 ay gizleyip 28 Ağustos 2016’da açıkladılar.

Bu da öncelikle HD 164595 kodunu taşıyan, ama galaksi kataloğunda henüz adı olmayan Güneş benzeri yıldızdan gelen sinyalin sahte olabileceğine dair şüphe uyandırdı.

İlgili yazı: Elmas gezegenler

 

Uzaylı sinyali bekleyenler üzgünüm

Son yapılan araştırmalar sinyalin Dünya’dan kaynaklandığını gösteriyor. Rus Bilimler Akademisi Özel Astrofizik Gözlemevi’nden Yulia Sotnikova’nın açıklamasına göre, “Bu sinyal Dünya’daki bir vericiden geliyor. Dolayısıyla henüz aradığımız türden bir uzaylı sinyali almadık.”

Sinyal kaynağının Dünya’daki bir verici olduğunu söyledik ama durum daha da garipleşiyor. Bugüne kadar uzaylı sinyali sandığımız radyo dalgaları genellikle Yeryüzündeki antenlerden kaynaklanıyordu.

Oysa bu kez sinyalin bir Rus askeri uydusundan kaynaklandığı anlaşıldı. Sovyetler zamanında yine askeri bir uydu yanlış alarm vermişti. Rus haber ajansı TASS’a açıklama yapan Sotnikova, askeri uyduların devlet sırrı olduğunu ve bilgi eksikliği nedeniyle sinyalin analiz edilmesinin geciktiğini söyledi.

İlgili yazı: Güneş sistemi nasıl oluştu?

 

SETI kontrol etti

Son 60 yılda uzaylı sinyali keşfetmek için finanse edilen programların son ayağı olan SETI Enstitüsü de Allen Telskop Sistemi’ni 28 ve 29 Ağustosta ilgili yıldıza çevirerek radyo dalgalarını dinledi; ama uzaylı sinyali denebilecek bir yayın alamadı.

Shostak hemen uzaylı çanları çalmaya başlamadan önce tedbirli olmak gerektiğini belirtiyor: “Sürekli bu tür haber geçerseniz insanlar gerçek uzaylı sinyali gelse bile reklam amaçlı sahte haber olduğunu düşünür. Bu da gerçekleri gözden kaçırmamıza sebep olabilir.”

İlgili yazı: Paniklemeyin Ama Evren Küçüldü

 

Gerçek uzaylı sinyali alırsak ne olur?

Bu konuda hayale kapılmadan önce iki soruya yanıt vermemiz gerekiyor: Bir, uzaylılar merhaba sinyali gönderirse bunu nasıl anlayacağız? Sinyal aldığımızı fark edebilecek miyiz? Bunu merhaba derse nasıl anlayacaksınız? yazımda anlattım.

İkinci soruyu yanıtlamak daha zor: İnsanoğlu Evren’de yalnız mı? Yoksa başka gezegenlerde bizim kadar gelişmiş veya bizden ileri uygarlıklar, daha zeki canlılar var mı? Herkes Nerede? adlı 4 bölümlük yazı dizisinde bunu inceleyebilirsiniz.

Her durumda, Güneş Sistemi’nin ötesindeki gezegenlerde Dünya dışı zeki uygarlıklar bulmak insan uygarlığını kökten değiştirecek. Öncelikle Evren’de yalnız olmadığımızı anlayacağız ki bu durum birçok inancın yeniden gözden geçirilmesine yol açan bir varoluş krizine sebep olacak ve insanlar Evren’deki yerimizle hayatın anlamını yeniden sorgulayacak.

İlgili yazı: İnsanlar dinde, siyasette neden anlaşamıyor?

 

Hayat neden var?

Her şey dönüp dolaşıp uzayda hayatın ne kadar yaygın olduğuna bakıyor. Hayat yaygınsa Güneş’e yakın yıldızlardan sinyal gönderen uzaylılarla tanışma şansımız da artacak.

Son haberlere göre Dünya’da hayatın nasıl ortaya çıktığını bulduğumuz için bu soruyu kısa sürede yanıtlayacağımızı umuyoruz; ama bir dakika! Dünya’da hayatın nasıl ortaya çıktığını bulduk dedim değil mi? Galiba bulduk ve bunu da Hayat neden var? yazısının ikinci bölümünde yazacağım.