Dünyada Neden Deprem Oluyor?
|Leeds Üniversitesi bize sürpriz yaptı ve Dünya’nın dış çekirdeğinin gezegenin tersine döndüğünü gösterdi. Evet, herkes gider Mersin’e, çekirdek döner tersine. İç çekirdek ise Dünya ile aynı yönde ama biraz daha hızlı dönüyor. Dünya’daki deprem ve sarsıntıların kaynağı bu sıra dışı mekanizma.
Marmara Depremi
Dün Marmara Denizi’nde gerçekleşen 4,4 ölçeğindeki1 deprem biz İstanbulluları ve bölge halkını korkuttu. Nasıl korkmayalım? Basında çıkan bir habere göre2 Japonlar İstanbul’da pek çok ilçenin deprem açısından riskli olduğunu söylemiş ama İBB bunu saklamış.
Rant için kentsel dönüşüme az riskli olan Kızıltoprak-Bostancı hattında başlamış. Daha geçenlerde Bağdat Caddesi’nde bir kadın hızlı giden kamyonda dökülen taşlar yüzünden hayatını kaybetti. Yine bir genç kızımızı Yoğurtçu Parkı’na dalan inşaat kamyonu yüzünden kaybettik.
İlgili yazı: İnternetinizi uçuracak en hızlı 10 modem
Çekirdek hareketleri
Kentsel dönüşüm çerçevesinde eski binaları yıkarak deprem için önlem alınmayan ilçelerdeki vatandaşlarımız da risk altında bulunuyor. İşte bütün bu depremler dünyanın katı iç çekirdeği ile sıvı dış çekirdeği arasındaki “anlaşmazlık ve çekişme”den kaynaklanıyor.
Gezegenimizde depremlerin, yanardağların, kıtaların kaymasının, atmosferi temizleyen geri dönüşüm mekanizmasının, arazide yönümüzü bulmaya yarayan pusulaların ve atmosferi koruyan manyetik alanın yaratıcısı olan çekirdek hareketlerini birlikte görelim.
Dünya’nın merkezine yolculuk
Yeryüzünün sıvı dış çekirdeğindeki erimiş demirin dalma-batma hareketleri çok güçlü elektrik akımları üretiyor ve bunlar da Dünya’nın güçlü manyetik alanını oluşturuyor. Manyetik alan aynı zamanda iç ve dış çekirdeğinin dönüşünü etkiliyor.
Leeds Üniversitesi Yer ve Çevrebilimleri Fakültesinden Dr. Philip Livermore olayı şöyle açıklıyor: Gezegenimizin “manyetik alanı, iç çekirdeği Doğuya doğru iterek Dünya’dan daha hızlı dönmesine neden oluyor. Aynı zamanda sıvı dış çekirdeği de ters yöne iterek Doğudan Batıya dönmesine yol açıyor.” Kısacası iç ve dış çekirdeğin torku farklı.3
İlgili yazı: İnternette teknik takip ve gözetimi önleme rehberi
Dünya’nın motoru
Yeryüzünün dönüş yönünü sormak kadar gereksiz bir şey olabilir mi diye düşünebilirsiniz: Dünya Batıdan Doğuya dönüyor ve Güneş de Doğudan doğuyor, Batıdan batıyor.
Ancak, uzay boşluğunda yukarı-aşağı, sağ-sol gibi yönlerin anlamı olmadığı için soru o kadar basit değil. Dünya’nın içyapısı söz konusu olduğunda işler daha da karışıyor. Dünyanın içi katmanları farklı yönlerde dönüyor.
İlgili yazı: Mars Atmosferini Nasıl Kaybetti? >> Maven der ki atmosferi Güneş yok etti
İç içe dönen küreler
Yeryüzü basit bir kaya topu değil ve Asteroit Madenciliği yazısında anlattığım gibi dışta kabuk, altta manto tabakası ve nihayet dış çekirdek ile iç çekirdek olmak üzere, Dünya’nın çok katmanlı bir içyapısı var. Üstelik bu katmanlar farklı hızlarda dönüyor.
Dünya’nın katı iç çekirdeği tıpkı gezegenimizin kabuğu gibi Batıdan Doğuya dönüyor. Ancak sıvı dış çekirdek Doğudan Batıya, yani Dünya’nın tersine dönüyor. İç ve dış çekirdeğin farklı hızlarda dönmesine bağlı senkron farkı Dünya’nın manyetik alanını üretiyor.
İlgili yazı: İnterneti yavaşlatıyorlar >> Maksimum hız için dünyanın en iyi 5 VPN’i
Manyetik alan hayatı koruyor
Manyetik alan sadece pusulaların kuzeyi göstermesini sağlamakla, canlıları zararlı kozmik ışınlardan korumakla ve Dünya’yı saran bir güç kalkanı oluşturarak Güneş rüzgârının atmosferimizi aşındırmasını önlemekle kalmıyor.
Aynı zamanda geri besleme etkisi ile iç ve dış çekirdeğin dönüşünü de etkiliyor. Öyle ki dış çekirdeğin tersine dönmesi, manyetik alanın da tersine dönmesi sonucunu doğruyor. Böylece karşımıza tavuk mu yumurtadan, yoksa yumurta mı tavuktan çıkar gibi bir soru çıkıyor.
Çekirdeğin tersine dönmesine yol açıyor
Dünya’nın manyetik alanının zamanla nasıl değiştiğini açıklamak için çekirdek ile manyetik alan arasındaki karşılıklı etkileşimi hesaba katmak gerekiyor. Bu etkileşim yüz binlerce yıllık sürelerde manyetik alanın Dünya’nın tersine dönmesine ya da pusulaların Güneyi göstermesine yol açıyor.
Leeds Üniversitesi, günümüzde dış çekirdeğin manyetik alan yüzünden ters yönde döndüğünü göstererek bu mekanizmayı açıkladı. Şimdi deprem ve güç alanı açısından bu ilişkiye yakından göz atalım.
İlgili yazı: Asteroitten Uzay Gemisi Olur mu? >> Arthur C. Clarke’ın RAMA romanı gerçek oluyor
Uzlaşmaz ikili: İç çekirdek ve dış çekirdek
Önce biraz rakam: Ay’ın kütlesinin yüzde 30’una sahip olan 2440 km kalınlığındaki iç çekirdeğin yoğunluğu suyun yoğunluğunun yaklaşık 13 katı. Dünya’nın büyük bir çekirdeği var. Öyle ki iç çekirdeğin çapı Ay’ın yüzde 70’i genişliğinde. Burada çok sert ve çok ağır bir demir-nikel topundan bahsediyoruz.
İç çekirdeğin bu kadar büyük, ağır ve yoğun olmasını merkezkaç kuvvetiyle birlikte düşündüğümüzde; Dünya’nın ekvatorda daha hızlı dönmesi gerektiği sonucuna varabilir ve dolayısıyla iç çekirdeğin de çok daha yavaş dönmesi gerektiğini düşünebiliriz.
Gerçekten de Dünya’nın dönme hızı ekvatorda maksimum hıza ulaşarak saatte 1600 km’yi aşıyor. Buna rağmen iç çekirdek çapına göre ve sürtünme etkisinden kaynaklanan yavaşlama nedeniyle bir dönüşünü 1400 yılda tamamlamak yerine, Dünya’nın geri kalanından biraz daha hızlı dönüyor!
Bunun birkaç nedeni var
4 milyar yıl önce Dünya’ya çarpan Mars büyüklüğündeki bir gökcismi, Dünya’nın ve dolayısıyla çekirdeğin dönüş hızını artırmıştı. Ancak, bu olay çekirdeğin yüksek hızda dönmesini tek başına açıklamaya yeterli değil.
Çünkü hem Dünya o zamandan beri bir bütün halinde daha hızlı dönüyor, hem de gezegenimizin iç katmanları arasındaki sürtünme kuvvetinin iç çekirdeği 4 milyar içinde oldukça yavaşlatmış olması gerekiyor. Oysa Dünya’nın güçlü manyetik alanı iç çekirdeğin hızına hız katıyor.
İç çekirdek neden katı?
İşte dış ve iç çekirdek arasındaki ilişki burada devreye giriyor. Demir-nikel iç çekirdeğin sıcaklığı yaklaşık 6000 derece. Bu hem demiri hem de nikeli eritmeye yeterli, ama yazının başından beri iç çekirdeğin katı olduğunu söylüyoruz.
İç çekirdeğin katı olmasının nedeni, Dünya’nın üst katmanlarının toplam ağırlığının çekirdeği sıkıştırması, ezmesi ve çekirdek üzerinde muazzam bir basınç oluşturması. Bu katmanlar çekirdeği soğuk dış uzaydan izole ederek Dünya’nın oluşmasından kalan başlangıç sıcaklığını korumasını sağlıyor.
Aynı zamanda çekirdeği ezerek sıcaklığı daha da artırıyor; fakat bu sırada çekirdeğe muazzam bir basınç da uyguluyor. İç çekirdek yüksek basıncın etkisiyle 6000 derece sıcaklığa rağmen erimeden katı halde kalıyor.
İlgili yazı: Asteroit Madenciliği Başlıyor >> NASA uzaydan asteroit getirecek ve Ay’da maden çıkaracak
Dünya’nın motor yağı
Dış çekirdeğin böyle bir imkanı yok. Elbette dış çekirdeğin sıcaklığı da basıncın ve iç çekirdeğin sağladığı alttan ısıtmanın etkisiyle binlerce dereceyi aşıyor.
Ancak, dış çekirdeğin basıncı iç çekirdeğin basıncından düşük ve dış çekirdeği katı halde tutmaya yeterli değil. Bu nedenle yine demir ve nikelden oluşan dış çekirdek sıvı halde kalıyor.
Sıvılar katılardan daha çabuk hızlanıp yavaşladığı için sıvı dış çekirdek, iç çekirdek ile üstteki manto tabakası arasında mekanik bir tampon bölge oluşturuyor. Sıvı dış çekirdek, iç çekirdek üzerindeki sürtünme etkisini azaltıyor.
Tıpkı araba motoru gibi iç çekirdeği yağlayarak sürtünmeyle yavaşlamasını önlüyor. Böylece gezegenimizin manyetik alanının itici kuvveti iç çekirdeğin hızını daha da artırıyor (hepsi deprem için sebep)!
3,3 milyar önceden günümüze kıtaların kayması
Dev elektrik jeneratörü
İç ve dış çekirdeğin dönme hızlarının farklı olması ve her ikisinin de elektriği ileten demir elementinden oluşması, aynı zamanda Dünya’nın manyetik alanını üreten enerjiyi sağlıyor. Sürtünme, dönüş yönü, dönüş hızı, sıcaklık, akışkanlık, konveksiyon akımları gibi birçok faktör bunda rol oynuyor.
Örneğin, iç çekirdeğin yüzeyi her 1 milyar yılda 100 derece soğuyor. Dolayısıyla sıvı dış çekirdek de yavaş yavaş soğuyarak katılaşıyor. Bütün bu süreç sırasında iç çekirdekten dış çekirdeğe sürekli olarak 1 milyar amper şiddetinde elektrik akımı geçiyor.
İlgili yazı: Dinozor katili asteroitler 3 milyar yıl önce okyanusları nasıl kaynattı?
Sıvı demir hortumları
Bu akım iş ve dış çekirdek arasında gidip geliyor. İşte bu süreç hem Dünya’nın manyetik alanını yaratıyor, hem de dış çekirdeğin yavaş yavaş katılaşmasıyla birlikte iç ve dış çekirdeğin dönüşünü etkiliyor.
İşin ilginci dış çekirdek her yerde aynı hızla soğumuyor. Dünya’nın çekirdeğindeki manyetik alan çizgilerinin yüksek enerjisi nedeniyle bazen iç çekirdeğin katı yerleri eriyor, bazen de dış çekirdeğin daha önce katılaşan bölgeleri küçük ve süper sıcak demir göletleri halinde sıvılaşıyor.
İç ve dış çekirdeğin dönüş hızının zaman içinde artması ya da yavaşlamasının ve dış çekirdeğin bazen tersine dönmesinin sebebi bu.
Ateş ve şimşekler
Halihazırda iç çekirdek ekvatordan biraz daha hızlı dönüyor. Sıvı dış çekirdek ise daha yavaş bir hızda Dünya’nın tersine dönüyor. Peki, iç ve dış çekirdek arasındaki dönüş hızı ile dönüş yönü farkı gezegenimizin manyetik alanını nasıl üretiyor?
Bu süreç aslında yün kumaşa plastik sürterek statik elektrik üretmeye benzer bir şekilde işliyor. Kısacası, Dünyanın iç ve dış çekirdeği elektrik üreten dev bir jeneratör, bir tür doğal dinamo oluşturuyor!
Elektromanyetik kuvveti tanımlayan yasalara göre, elektrik akımlarını manyetik alana ve manyetik alanları elektriğe dönüştürebiliriz. Bunu göstermek için 19. yüzyılda Dünya’nın ilk elektrik jeneratörlerinden biri olan dinamo tasarımını ele alalım.
İlgili yazı: Dinozorları 66 milyon yıl önce İKİ asteroit mi öldürdü? Kazanan memeliler oldu
Güç kafesinin içinde
Ünlü Heavy Metal gurubu Holocaust’un 1980 Heavy Metal Mania single’ı şu sözlerle başlar: “Inside the Power Cage, I can feel the music of my age ” Gerçekten de Dünyamızın iç çekirdeği süper güçlü elektrik akımları ve tabanı 10 km genişliğindeki sıvı demir hortumlarından oluşan bir güç kafesiyle kuşatılmış bulunuyor.
İç çekirdek aynı nedenle bir dinamo olarak çalışıyor. Mühendislikte dinamonun stator olarak adlandırılan ve manyetik alan üreten sabit bir parçası var. Detaylar önemli değil, ama dinamonun öbür parçası bakır tel gibi iletken tellerle sarılı bir rotordur.
Faraday icat etti
Faraday Endüksiyon Yasasına göre, sabit bir manyetik alan içerisinde elektriği ileten tel sargılı bobinler döndürürsek (örneğin bakır tel sargılar) elektrik üretebiliriz. Bu noktada Dünya’yı da tersine çalışan bir dinamo gibi düşünebiliriz:
İkisi de elektriği iyi ileten büyük miktarda demir metali içeren iç ve dış çekirdek birbirine sürtünerek farklı hızlarda dönüyor. Bu süreç çekirdekte milyar amperlik elektrik akımları üretiyor ve bu akımlar da güçlü manyetik alanlar oluşturuyor. Aslında biz buna bisiklet dinamosundan aşinayız.
İlgili yazı: Kozmik Kareler >> 12 Adımda Evren Nasıl Oluştu
Deprem sebebi
Dünya’nın farklı katmanlarının farklı sıcaklıkta olması, gezegenimizin içindeki erimiş kayaların dibe doğru dalma-batma hareketi gerçekleştirmesine neden oluyor.
Manto tabakasının derinlerine batan magma zamanla tekrar kabuğa doğru yükseliyor. Magmanın kabuğa doğru yükselmesi gezegenimizde yanardağa püskürmeleri ve lav akıntılarına yol açıyor
Volkanik püskürmelerin tek sebebi bu değil. Kıtaların kayması başka bir sebep ama hepsi magmadaki dalgalanmalara bağlı. Biraz da çaydanlıktaki kaynar suyun kabarmasına benzeyen bu olaya “konveksiyon” (taşınım) hareketi diyoruz.
Sonuçta dalma-batma hareketleri ve kıtaların kayması Marmara Denizi’ndeki fay hatları üzerinde kilometrece derinliklerde gerçekleşen şiddetli depremlere yol açıyor.
Manyetik alan tersine dönüyor
Dünya’nın kendi etrafında dönmesinden kaynaklanan Coriolis etkisi dalma-batma hareketlerine; yani konveksiyon hareketlerine ek enerji katarak (kıtaların kaymasıyla deprem tetikleyerek) manyetik alanın şiddetinde ve yönünde tümüyle öngörülemez olan değişikliklere yol açıyor. Şansımıza bunu gözümüzde canlandırmak kolay:
Dünya’yı portakal gibi ikiye bölseydiniz, konveksiyon hareketinin, elma kesitinin kenarlarına benzeyen kıvrımlı madde akıntıları ve “güç alanı eğrileri” oluşturduğunu görürdünüz. İç ve dış çekirdekten oluşan dinamonun ürettiği elektrik akımları bu tür güç alanı eğrileri, bu tür manyetik alan çizgileri oluşturuyor.
300 yıllık problem, 300 milyon yıl sonra Dünya
Manyetik kutupların yer değiştirmesi
Dünyanın çekirdeğindeki erimiş demirin konveksiyon hareketleri çok güçlü elektrik akımları üretiyor ve bunlar da Dünya’nın güçlü manyetik alanını oluşturuyor. Dünya’nın dinamik içyapısı manyetik alanın kutuplarını ve deprem riskini de etkiliyor.
Kuzey ve Güney Kutupları 100 bin ila 1 milyon yıl içinde tersine dönüyor. Bu değişime de yukarıda anlattığımız karmaşık etkiler yol açıyor. Dünya’nın manyetik kutupları en son 780 bin yıl önce tersine dönmüştü.
Manyetik kutuplar tersine döndükten sonra, bu olayın sonlanması ve manyetik kutbun bugünkü gibi Kuzey Kutbuna geri dönmesi ise 1000 ila 10 bin yıl sürüyor. Ancak, bazı araştırmalar manyetik kutupların 41 bin yıl önce, son buzul çağında böyle bir salınım yaşadığını gösteriyor.
İlgili yazı: Kuantum Bilgisayar Devrimi >> Fizikçiler ilk kez bir atomun yerini tam olarak tespit etti
Bunu Halley keşfetti
Klips ve Onlar grubunun 1986 yılında Eurovision’da 9. olmasını sağlayan Halley şarkısına esin kaynağı olan ve son olarak Dünyamızı o yıl ziyaret eden Halley kuyrukluyıldızını keşfeden Edmund Halley, manyetik alanın Batıya doğru kaydığını 1692 yılında gözlemlemişti (300 yıllık problem).
Son 40 yılın deprem verilerini inceleyerek Dünya’nın merkezinden geçen sarsıntıları araştıran Leeds Üniversitesi ise Dünya’nın manyetik alanının dış çekirdeğin tersine dönmesine nasıl yol açtığını gösterdi.
Kutuplar tersine dönüyor
Leeds Üniversitesi bu mekanizmayı açıklamak için İsviçre Lugano’daki Ulusal Süper Bilgisayar Merkezi’nde bulunan Monte Rosa süper bilgisayarını kullanarak gelişmiş simülasyonlar yaptı. Yeni yöntemler kullanan bilim insanları çekirdeğin hareketlerini 100 kat daha kesin olarak ölçebildiler.
Leeds araştırmacıları ellerindeki verileri diğer araştırma sonuçlarıyla birleştirdiklerinde Dünya’nın manyetik alanının dönüş hızı veya dönüş yönünün de sabit olmadığını buldular. Dış çekirdeğin dönüş yönü ve hızına bağlı olarak manyetik alanın yönü ve hızı da değişiyordu.
Dış çekirdek ve manyetik alan bazen gezegenimizle aynı yönde dönüyor. Dünya kabuğundaki metalik kayalarda görülen manyetik alan izleri, dış çekirdeğin dönüş yönünün son 3000 yılda en az bir kez değişmiş olabileceğini gösteriyor.
Her durumda Dünya’daki deprem riskinin ikinci bir kaynağı daha var. Yeni keşfedilen sürpriz deprem kaynağını Dünya’nın Merkezine Seyahat yazısında anlattım.
6000 km derine yolculuk
1Marmara depremi
2Depremde riskli bölgeler ihmal mi edildi?
3P.W. Livermore, R. Hollerbach and A. Jackson. Electromagnetically driven westward drift and inner-core superrotation in Earth’s core. PNAS, 2013 DOI: 10.1073/pnas.1307825110
aslında oldukça mantıklı zira EMK elde etmek için bir bobinin içinden sarım yönünün tersine bir mıknatıs geçirmek gereklidir. bu açıdan kurulabilecek bu mantığın gezegen boyutunda bir sağlaması olmuş.
Evet, doğa bütün “icatlarımızı” bizden önce yapmış görünüyor :). İcatlarımızla Amerika’yı yeniden keşfediyoruz o kadar :).
Dünyanın manyetik alanı görselleri ile dünyanın fay hatları görselleri arasında büyük benzerlikler var. Manyetik alan depremlere yol açabilir mi?
Bildiğimiz kadarıyla hayır > HAARP depreme yol açar mı?
Selamunaleyküm çok güzel çok farklı örneklerle anlatmışsınız çok teşekkür ederim.. İbni Haldun da Devletler de insanlar gibidir demiş meseleyi özetlemişti..
Sorum var iç çekirdek gibi depremlerde dünyanın dönüş hızını yavaşlamasına neden olur mu?
Merhaba Sedat Bey. Evet, milyarlarca yıl içerisinde Dünya’nın kendi çevresindeki dönüşünü belirgin ölçüde yavaşlatacaktır. Ancak, asıl Ay Dünya’nın momentumunu çalarak Dünya’dan gittikçe uzaklaşıyor ve Dünya’nın kendi çevresinde dönüşünü en çok o yavaşlatıyor.
İbb bu raporu sakladigini iddia ediyorsunuz kaynak nedir? Ben Kadikoy Fikirtepede yasadim bir kaç yil binalarin betonlarini elimle ufalayabiliyordum. İş yerim kiziltoprakta idi bina sallaniyordu beton elle ufalaniyordu. Deprem acisindan risk yok öylemi yapilan işi küçük gösteriyorsunuz. Sihirli kelime rant kullan saydir. Kentsel dönüşüm projelerini kimlerin engel oldugunu çok iyi biliyoruz belediye yada devlet bir iş yapmaya kalkmasin sonuna kadar hukuki süreçler kullanilarak geciktiriliyor 🙂
Depremler derinlerde çok miktarda biriken hidrojen ile karbonun reaksiyon şartları oluştuğunda çok büyük patlama, basınç, ısıyla doğalgaz, petrol oluşumunun neticesi meydana gelen sarsıntılardır.
Bu sınırlı yüzeysel depremler için geçerlidir. Depremlerin asıl sebebi kıtaların kaymasıdır.
Dünya küresinin yüzeyinden 200 km derinliğe kadar kısım su ile kaplı olduğu zamanlarda uzaydan parçalanmış yıldız kalıntıları asteroit olarak gelmiş yerleşmiş uzaydan gelen maddelerle dünya küresinde ki maddelerin redoksla oluşturdukları maddelerdir.
Dünyanın magma tabakasının ısı derecesini korumasının ve sürekli canlı kalmasının en büyük sebeplerinden bir tanesi de gökyüzünden gelen elektrik akımı olduğunu düşünüyorum. Şimşeklerden gelen elektrik akımı metaller ile ısı enerjisine dönüşüyor. Evimizdeki elektrikli ısıtıcılar gibi düşünelim. Ve dakikada ne kadar şimşek çakması, bundan gelen kaç amper elektrik akımı olduğunu düşünürsek bunu da göz ardı etmemek gerektiğini düşünmek lazım.