Sosyal Medyada Pazarlama İçin 5 LinkedIn Taktiği >> LinkedIn ile müşteri kazanma oranı Facebook ve Twitter’dan yüzde 277 daha fazla
|LinkedIn’in 2002 yılından beri kaydettiği ilerlemeye bakarsanız, bu hizmetin albenili bir kariyer sitesi olmaktan çıkıp, sektörde iş bulmaya yönelik en iyi tavsiyeleri sunan internet kaynağına dönüştüğünü görürsünüz.
LinkedIn yalnızca iş geliştirme, kariyer fırsatları ve sektör analizi için iş dünyasının en iyi fikir önderlerini bir araya getirmekle kalmıyor. Aynı zamanda, sosyal medyadaki markalara Facebook ve Twitter’dan % 277 daha fazla müşteri kazandırıyor.
LinkedIn bugün tam kapsamlı bir sosyal medya haber sitesine dönüşmüş durumda ve iş dünyası ile habercilik dünyasını birleştiren yeni bir sosyal haber formatına hazırlanıyor. LinkedIn’in geleceğin yayıncılık anlayışını değiştirecek olan sosyal medya haberciliği yaklaşımı, 200 milyon kayıtlı LinkedIn kullanıcısı ile, markalara sosyal medyada müşteri kazanmak için önemli bir fırsat sunuyor.
LinkedIn, Facebook ve Twitter gibi sadece genele hitap etmiyor… Örneğin teknoloji markalarının doğrudan teknoloji şirketlerinde çalışan uzmanlara da ulaşmasını sağlayarak, bizzat fikir önderlerini gönüllü marka elçisi olmaya teşvik ediyor. LinkedIn böylece, internet tarihinde ilk kez niş sektörleri tüketici elektroniği gibi genel sektörlerle birleştiriyor. Sosyal medya, kariyer siteleri ve marka iletişimini en özgün şekilde birleştiren LinkedIn, sosyal medya pazarlamacıları için avantajlı bir mecra.
Geleceğin Yeni Medya Pazarlama Kanalı
LinkedIn’in geçenlerde açıkladığı 2012 mali yılı 4. çeyrek sonuçları, şirketin gelirinin geçen yılın aynı dönemine göre % 81 artarak, 303,6 milyon dolara eriştiğini gösteriyor. Bloomberg’e göre bu rakam, analiz uzmanlarının yaklaşık 280 milyon dolarlık gelir tahminini fazlasıyla aşıyor. Bundan vergileri düştüğümüzde ise, LinkedIn’in hisse senedi değerinin 0,35 dolar olduğunu görüyoruz. Sosyal medya pazarlamacılığında, dünya çapında 200 milyon kullanıcıya sahip böyle güçlü bir mecradan yararlanmak istemez misiniz?
LinkedIn anonim değildir: LinkedIn ile hedef kitlenizin kim olduğunu bilirsiniz
LinkedIn’in Facebook ve Twitter’dan çok daha fazla müşteri kazandırdığını söyledik ama bir sosyal medya pazarlamacısı olarak asıl dikkat etmeniz gereken nokta başka:
LinkedIn üyelerinin takma ad kullanmadığına, yani anonim olmadığını dikkat etmek gerekiyor. İnternette iletişim ve ifade özgürlüğü için anonim kullanıcıları sonuna kadar savunuyorum. Ancak, insanların LinkedIn’i gerçek adıyla kullandığı da bir “gerçek” ve kullanıcıların LinkedIn’e özgeçmişini yüklemesi, sosyal medya pazarlamacılığında büyük avantaj.
LinkedIn tek kanallı bir sosyal ağ değil
Batı Dünyasının en büyük sosyal ağı Facebook’un Aralık 2012 itibariyle 1 milyar kullanıcısı bulunuyor ve bu güzel bir şey… Öte yandan Facebook’un ağırlık olarak para kazandığı tek bir gelir modeli var, o da online reklamcılık.
LinkedIn’in kullanıcı kitlesi ise bu açıdan Facebook’tan çok daha sağlıklı. İçlerinde fikir önderleri, sektör uzmanları, işadamları, emekçiler, yeni başlayanlar, Twitter ve Facebook kullanıcıları bulunuyor… Ayrıca, LinkedIn hem reklamcılıktan hem de ücretli abonelerden para kazanıyor ve bunu kariyer sitesi mantığını sosyal medya ve internet haberciliğiyle birleştirerek yapıyor.
Dünyanın ilk “karma sosyal ağı”
Bir pazarlamacının ilk öncelik vermesi gereken şey, yeni pazarlama kanalları bulmak veya mevcutları en etkili şekilde kullanmaktır. Sosyal medyanın internet haberciliğine tümüyle entegre olduğu Yeni Medya dünyasında ise LinkedIn’in birden fazla medya kanalı var. Sosyal medya pazarlamacılarının bunu etkili bir şekilde kullanması lazım, çünkü LinkedIn Yeni Medyayı kullanarak büyük para kazanıyor. Bakın nasıl?
Kariyer.net’in kullanıcı kitlesini sosyal medya müşteri portföyünüze eklediğinizi düşünün.
LinkedIn’de üç ana ürün ve gelir kategorisi var: Bu kategorilerden biri olan Yetenekler ve Uzmanlıklar altında kayıtlı bulunan şirketler, LinkedIn’in toplam gelirinin yarısından fazlasını oluşturuyor. LinkedIn, 2012 mali yılının 4. çeyreğinde, personel arayan firmalar ve kariyer şirketlerinden 161 milyon dolar kazandı. Bu rakam geçen yıla göre % 90 artış gösterdi!
BMO Capital Markets Corp. Analiz Uzmanı Daniel Salmon, bu başarıyı şöyle yorumluyor: “LinkedIn, personel arayan şirketler için kariyer ilanları ve diğer kaynakların yerini alıyor. Günümüzde LinkedIn, personel bulmakta doğrudan kaynak olarak kullanılıyor. Bu da yakın gelecekte güçlü bir büyümeyi tetikleyecek.” LinkedIn’in büyümesi, LinkedIn üzerinden sosyal medyada pazarlama yapma fırsatlarının da artması anlamına geliyor.
LinkedIn’in diğer iki gelir kaynağına gelince… Bunlardan biri Pazarlama Çözümleri (% 27), yani online reklamcılık… LınkedIn, son çeyrekte online reklamlardan 83,2 milyon dolar gelir elde etti. Diğer gelir kaynağı olan Premium Abonelik ise 59,4 milyon dolar gelir sağladı.
Premium Abonelik artışının bu yıl en düşük seviyede gerçekleşmesi, aslında sosyal medyacılar için bir avantaj. Bu gelişme, LinkedIn’in kapalı bir sosyal ağ olmaktan çıkıp dışa açıldığı ve daha fazla kullanıcıya ulaştığı anlamına geliyor. Öyleyse LinkedIn’de nasıl pazarlama yapılır?
1. LinkedIn’in içeriğini paylaştığı web sitelerine reklam verin
LinkedIn’de makaleleri yayınlanan web siteleri sizin için önemli bir mecra oluşturuyor. O kadar çok web sitesi yok aslında ama bu sitelerin bazılarına kolayca erişebilirsiniz. Hareket noktanız da LinkedIn’den gelen “Günün en iyi haberleri” mailleri olabilir… Tabii bu sitelerden bazıları BBC.co.uk gibi Premium sitelerdir ve bunlara reklam vermekte zorlanabilirsiniz. Ancak, “Size uygun en iyi haberler” özelleştirilmiş listesinden seçim yaparak kendi sektörünüze ulaşmanız mümkün. LinkedIn’de sektörünüze göre özelleştirilen siteler, e-ticarete yönelik tanıtım faaliyetleriniz için biçilmiş kaftandır.
LinkedIn’de yayınlanan siteleri kullanmanın bir yolu da o sitelerde konuk yazar olmak ve sektörle ilgili kendi içeriğinizi üretmektir. Bunu kurumsal sayfanızda yapsanız, şirket tanıtımı olarak algılanabilir ve bu yüzden de gereken etkiyi yaratmayabilir. Ancak, konuk yazar olduğunuz siteler, sizin ve markanızın aynı zamanda fikir önderi olarak görülmesini sağlayacaktır. Bu da gönüllü marka elçilerinin yeşerdiği verimli bir iletişim ortamı oluşturmak anlamına gelir.
Bu konuda bir seçeneğiniz daha var: Konuk yazar olduğunuz sitelerde sektörle ilgili görüşlerinizi değerlendirirken, faaliyet gösterdiğiniz alanlara yönelik iş ilanları da hazırlayabilirsiniz. Bunu Facebook ve Twitter’da gerektiği gibi yapamazsınız. Ancak LinkedIn’in formatı buna uygundur ve yayınladığınız iş ilanları ile markanızın dolaylı tanıtımını yapmanız doğal karşılanır.
2. Şirketinizin çalışanları da marka tanıtımına katkıda bulunabilir
Kısa bir süre öncesine kadar Apple demek Steve Jobs demekti… Apple mı markaydı, yoksa Steve Jobs mu? Bu hâlâ tartışmalı bir konu.
LinkedIn işte bunu Twitter’dan çok daha profesyonel olarak yapıyor. Ancak bir fark var: Burada çalıştığınız şirketin halkla ilişkiler etkinliğini Twitter’da paylaşmanız için patrondan talimat almanızdan söz etmiyoruz. O zorla yapılan tanıtım… Bir de çalışanlarınızı gönüllü marka elçilerine dönüştürmek var. Gönüllü ve samimi marka elçileri, Twitter’dan zorla etkinlik paylaşan güdümlü personelden daha fazla kişiye ulaşacak, LinkedIn’de daha fazla kişiyi etkileyecektir.
Marka elçileri derken, elbette bütün ofisin PR ve pazarlama etkinlerine katılmasından söz etmiyoruz… Sektöründe uzman kabul edilen başarılı şirket çalışanlarının özgeçmişleri ve LinkedIn profilleri, bu yetenekli insanların şirketinizde çalıştığını göstermek açısından tanıtım faaliyetlerine katkıda bulunacaktır.
LinkedIn’e kayıtlı yöneticileriniz ve uzmanlarınız şirket itibarınızın önemli bir parçasıdır. Bunu kullanın.
Facebook’ta Trendyol’un sayfasını beğenseniz ne kadar dikkat çeker? Peki, Başkan Obama’yı LinkedIn’de “Politikadan iyi anlar” diye “onaylarsanız” bu ne kadar dikkat çeker? Sayın Obama’ya ulaşarak bunu yapabilseydiniz, ABD Başkanının en azından bir kaşı kalkar ve “Bu da kimmiş?” diye profilinize göz atardı. LinkedIn’in size sağladığı güç budur.
LinkedIn’in “onaylama” özelliği son zamanlarda birçok kişi tarafından kullanılıyor. Bana da çeşitli kullanıcılardan beni onayladıklarıyla ilgili mesajlar geliyor. Ben de nezaketen kendilerine karşılık veriyorum ama bunun için önce onların profil sayfasına gitmem ve ilgili menü seçeneğini seçmem gerekiyor… Yani o kullanıcılar benden gösterim alıyor! Beni onaylayan kullanıcılar marka tanıtımı da yapıyor olsalardı, mesajlarını bana bu şekilde ulaştıracaklar ve marka sitesini ya da LinkedIn profillerini ziyaret etmemi sağlayacaklardı.
LinkedIn’de iş yapmak istediğiniz bir kullanıcının dikkatini çekmek için, güçlü bir kişisel profil oluşturarak veya sektöründe uzman kadrolarınızın profillerinden yararlanarak, hedef kitlenize dahil LinkedIn kullanıcılarını onaylayabilirsiniz.
3. LinkedIn’deki en etkileyici kişilerin mesajlarına yorum yapın
LinkedIn’deki “En etkileyici kişiler listesi” 2012 Ekim ayında LinkedIn tarafından özel olarak seçildi. İleride genişletileceği söylenen listede Başkan Barack Obama’dan sektör gurularına, bloggerlara, internet bilgelerine ve melek yatırımcılara kadar birçok önemli insan bulunuyor.
Ne benim ne de sizin kariyerimizde olağanüstü bir başarı yakalamadan, dünyayı değiştiren bir buluşa imza atmadan veya gerçek bir dijital dünya ünlüsü olmadan bu listeye doğrudan girme şansımız yok. 🙂 Ancak, markanızın tanıtımını yaptığınız sektördeki “en etkileyici LinkedIn kullanıcıları listesine” girebilirsiniz.
Bunun için yapmanız gereken tek şey, ne söyleyeceğinizi iyice ölçüp biçip tarttıktan sonra, o kişilerin paylaşımlarının altına yorum yapmaktır. İnsanlar akıl katılmış samimi yorumlara büyük değer verirler. Akıllıca söylenmiş iki satır cümle, sektör duayenlerinin, insan sarrafı olmuş kişilerin hakkınızda ve tabii ki markanız hakkında olumlu görüşler geliştirmesini sağlayabilir.
4. SlideShare kullanın, LinkedIn mesajlarınıza görsel ekleyin
Görsel mesajlar, paylaşımlarınızı daha çok kişinin okumasını sağlayacaktır. Günümüzde kullanıcılar Facebook, Twitter veya diğer sosyal ağlardaki paylaşımlara fotoğraf, infografik ya da video eklenmesini tercih ediyor.
Bunun için anahtar kelimeniz SlideShare…
SlideShare ilk kurulduğunda yalnızca bir sunum paylaşım sitesiydi, Powerpoint sunumlarının internette paylaşılan haliydi de diyebiliriz. LinkedIn 2012 yılında SlideShare’i satın aldı. Bu da SlideShare sunumlarınızı LinkedIn profilinde paylaşabileceğiniz anlamına geliyor. SlideShare paylaşımlarınıza video ve türlü görsel içerik ekleyebilirsiniz. Bunun için LinkedIn’in SlideShare uygulamasını kullanmanız yeterli. LinkedIn paylaşımlarınızı SlideShare sunumlarıyla zenginleştirmeniz, LinkedIn profilinizin gösterimini artıracaktır.
5. Ücretli LinkedIn üyesi olun
Ücretli LinkedIn üyeliği ya da Premium üyelik, özellikle profilinizi profesyonel olarak yönetmenizi sağlıyor. Ücretli üye olarak ek bilgilere erişiyor, gelişmiş arama ve hedefleme seçeneklerine sahip oluyor ve istatistiksel verileri görüntüleyebiliyorsunuz. Ücretli üyelik, özellikle işverenler ve LinkedIn gurularına bağlanma şansınızı, sektöre erişiminizi artırıyor. LinkedIn’de çok sayıda kullanıcı profilini tarayarak en doğru kullanıcıya erişmek istiyorsanız, ücretli üyelik işinizi kolaylaştıracaktır. Bu sayede, sektörde isim sahibi olan önemli kullanıcılara ve fikir önderlerine daha hızlı ulaşabilirsiniz.
LinkedIn’de doğru kişiye ve hedef kitleye ulaşmak için iki seçeneğiniz bulunuyor.
Öncelikle ücretsiz LinkedIn arama aracını kullanabilirsiniz. İkinci olarak, ücretli üye olmanız durumunda, aramanızın daha hedefli olmasını sağlayan arama filtreleri kullanabilir ve aramalarınız için alarm kurabilirsiniz. Böylece aramanıza uygun yeni sonuçlardan haberdar olacaksınız.
Örneğin, geçen hafta otomotiv sektöründe arama yaptıysanız ve aramanıza uygun yeni bir kullanıcı LinkedIn’e üye olduysa, bir uyarı mesajıyla birlikte bu yeni sonuçtan da haberdar olabilirsiniz.
LinkedIn üzerinden marka iletişimi yaparken şirket güncellemelerinizi kullanıcılarla paylaşabilir, LinkedIn gruplarına katılarak kendi mikro bloglarınızı veya forumlarınızı oluşturabilirsiniz. Özellikle aktif gruplar, LinkedIn’deki etkileyici kişiler ve yönetici kadronuzu şirketinizi temsil eden birer marka elçisine dönüştürmek gibi seçenekler, sosyal medya marka iletişimi için en organize tanıtım olanaklarını sağlıyor.
Sonuç:
Görüldüğü gibi, LinkedIn sosyal medya pazarlamasında Facebook ve Twitter’dan çok daha farklı bir sosyal ağ… Facebook, Twitter ve LinkedIn’in sosyal medyada kendine has yerleri var. Nitekim B2B iş modelinde (business to business, kurumlar arası iş modeli) markalara en fazla müşteri kazandıran sosyal ağ Twitter’dır; sosyal medyada B2B müşterilerinin % 82’sini Twitter sağlıyor. Ancak, potansiyel müşteri kazanmak söz konusu olunca, LinkedIn’in yatırım getirisinin daha yüksek olduğunu görüyoruz. Sosyal medya pazarlamasında LinkedIn ile müşteri kazanma oranı, Facebook ve Twitter’dan % 277 daha fazladır.
Not: Bu yazıyla aynı tarihte yayınlanan ve Optify’ın araştırmasından yararlanarak hazırladığım “Twitter B2B müşteri kazandırmada Facebook ve LinkedIn’i açık farkla geçti” başlıklı yazımı gelecekonline sitesinde okuyabilirsiniz.
+1 butonu hata veriyor
Maalesef ben de hata veriyor. Arkadaşa söyledim ama nasıl çözeriz hocam?
Sorun butonda değil galiba. Başka bir yazıda denedim sorun çıkmadı. Başlık karakterlerinde veya server hızında olabilir
Ayrıca https://support.google.com/plus/bin/answer.py?hl=en&p=plusone_button_error&answer=1199142 hatalar ile ilgili bir yazı var
Türkçesi https://support.google.com/plus/bin/answer.py?hl=tr&p=plusone_button_error&answer=1199142 imiş
Sorun çözüldü hocam, teşekkürler. Sorun % işareti imiş. Siz deyince “yüzde” yaptım yazıyla, oldu. 🙂
Gayet güzel bir yazı yazmışsınız. Linkedin’den pek müşteri gelmez diye düşünüyordum. Teşekkürler