Antares ile Tanışın: Uzak yıldızın vesikalığını çektik
|Gökbilimciler 555 ışık yılı uzakta bulunan ve Güneş’ten 883 kat büyük olan süper kırmızı dev Antares’in detaylı fotoğrafını çekti. Yakın plan çekim gibi yüksek çözünürlüklü görselde Antares yüzeyindeki gaz akışı gayet net görülüyor. Peki bu kadar detaylı fotoğrafı nasıl çektiler ve neler keşfettiler?
Türbülans Çağı
Şili’deki Katolik Kuzey Üniversitesi araştırmacıları Avrupa Güney Gözlemevi’nin (ESO) Atacama Çölü’ndeki Cerro Paranal’da yer alan Çok Büyük Teleskop sistemini kullanarak süper kırmızı dev Antares yıldızının en detaylı fotoğrafını çektiler (kapak resmi temsili, asıl resim aşağıda).
Dünya’dan 555 ışık yılı uzakta yer alan, Güneş’ten 883 kat büyük ve 12,4 kat kütleli olan süper kırmızı dev Antares ömrünü süpernova halinde patlayarak tamamlayacak. Astronomlar süpernova adayı yıldızların uzaya nasıl gaz püskürttüğünü incelemek ve bu sayede nasıl patlayacağını öngörmek istiyor.
İlgili yazı: Düz Dünya Teorisini Çürüten 12 Kanıt
Yakın plan çekim gibi
Yeni Antares fotoğrafı neredeyse Satürn yörüngesinden Güneş’i kadraja alan bir fotoğraf kadar ayrıntılı. Ancak, 555 ışık yılı uzaktan bu kadar yüksek çözünürlüklü bir fotoğrafı nasıl çektik derseniz hile yaptığımızı söyleyebilirim; çünkü Çok Büyük Teleskop (VLT) aslında tek bir teleskoptan oluşmuyor.
Bunlar gökyüzünü bilgisayar yardımıyla eşzamanlı olarak tarayan 4 teleskop ve bu sayede uzak yıldızlardan gelen ışığı toplamak için 200 metre çapında aynası olan dev bir teleskop gibi çalışıyorlar.
İlgili yazı: Enformasyon Paradoksu: Kara Delikler Evreni Siler mi?
Antares ile işimiz kolay
Sonuçta +0,6 ila +1,6 arasında değişen görünür kadriyle Antares gökyüzünde çıplak gözle görülebilen en parlak 15 yıldızdan biri ve Akrebin Kalbi lakabıyla galaksimizdeki en büyük yıldızlardan biri olarak tanınıyor.
Akrep Takımyıldızı’ndaki Antares gökyüzünde Sigma ile Tau Scorpii yıldızlarının arasında ve takımyıldızın ortasında yer alıyor.
M1.5Iab tayf sınıfından kırmızı süper dev Antares, aynı zamanda Scorpius–Centaurus Gevşek Yıldız Grubu’ndaki (OB grubu) en parlak, en kütleli ve en yaşlı yıldız (Akrep Takımyıldızı’ndaki olası yaşlı nötron yıldızlarını saymazsak).
İlgili yazı: İnternetinizi Uçuracak En İyi 10 Modem
Nesini araştırıyoruz?
Antares gibi dev yıldızlar çekirdeğindeki hidrojen bitirip kırmızı dev aşamasına geldiği zaman dev gibi şişiyor. Bu sırada yıldızın yüzey alanı genişliyor ve helyum yaktığı için çok sıcak yanmasına rağmen yüzey sıcaklığı azalıyor.
Aynı zamanda yıldızdan uzaklaşan gaz katmanları yerçekiminin azalması neticesinde hızla genleşerek uzaya savruluyor. Güneşimiz gibi sarı cüceler ömrünün sonunda dış gaz katmanlarını uzaya üfleyerek sakince küçülüp beyaz cüceye dönüşüyor.
Dengesiz Wolf-Rayet yıldızları ise nabız gibi zonklayarak uzaya süper hızlı güneş rüzgarları püskürtüyor. Bu sayede süpernova olarak patlamadan yeterince kütle kaybederek zararsız bir beyaz cüceye dönüşebiliyor. Her şey patlamadan önce ne kadar gaz püskürttüklerine bağlı bulunuyor.
Antares gibi dev yıldızlar da yaşlılık evresinde uzaya gaz püskürtüyor. Ancak, bu yolla yeterince zayıflayamadıkları için süpernova olarak patlıyor. Astronomlar bu yıldızların ne hızla ve hangi süreçlerle gaz püskürttüğüne bakarak nasıl patlayacaklarını öngören bir teori geliştirmek istiyor.
İlgili yazı: 14 Yaşında Kendini Donduran Kız
Bu yüzden Antares’in vesikalığını çektiler
Fotoğrafı çektikleri zaman da büyük bir sürprizle karşılaştılar: Güneş videolarına baktığımızda, yıldız kabuğundaki gazların sıcak çekirdekten dışarı yayılan ısı dalgalarından kaynaklanan taşınım hareketiyle devindiğini ve dalgalar halinde kabarıp su gibi kaynadığını görüyoruz.
Ancak, Antares’te durumun farklı olduğunu gördük. Bu yıldızın kabuğundaki gazlar da türbülans yaparak dalgalanıyor; ama süper kırmızı dev olduğu için söz konusu dalgalanmaların çekirdekten gelen taşınım hareketleriyle hiçbir bağı bulunmuyor.
İlgili yazı: İnternette teknik takip ve gözetimi önleme rehberi
Öyleyse yıldız kabuğunu ne dalgalandırıyor?
Unutmayalım ki bir yıldız yaşlanıp şişerken kütlesi değişmiyor. Hatta uzaya gaz püskürttüğü için kütlesi azalıyor. Bu sebeple yoğunluğu da azalıyor. Dolayısıyla taşınım hareketlerinin yıldızın şişmiş kabuğunu doğrudan etkilemesi mümkün görünmüyor.
Ayrıca Antares’in gaz katmanlarının saniyede 20 km hızla (Dünya’nın yerçekiminden daha yüksek hızla) uzaya yayıldığını ve Antares çapının 1,7 katı uzaklığa eriştiğini gördük. İşte bunun sadece yıldız çekirdeğindeki taşınım hareketlerinden kaynaklanması imkansızdı.
Böylece kırmızı dev yıldızların kabuğundaki gaz akışının başka sebeplere bağlı olduğunu öğrendik; ama bu sebeplerin ne olduğunu bilmiyoruz. Nitekim Antares’in fotoğrafını çeken ekipte yer alan Keiichi Ohnaka, “Sırada gözlemlenen türbülanslı devinimi açıklayacak mekanizmayı bulmak var” diyor.
İlgili yazı: Mobil İnternette Video İzleme Rehberi
Termal kameranın sınırları
Bu sorunun cevabını bulmak için elimizdeki gözlem teknikleri yeterli değil. Şu ana kadar Antares’i ışığı değil de ısıyı gören termal kameralarla gözlemledik ve kızılötesi fotoğraflarını çektik. Oysa türbülansın sebebini bulmak için görünür ışıkta optik fotoğraflar da çekmemiz lazım.
Özellikle de yıldız atmosferinde bulunan ve ışığı geçirmeyen mat titanyum oksit buharı, kabuktaki gaz akışının sebebini ortaya koyacak yeni veriler sağlayabilir. Bu bağlamda VLT bileşik teleskop dizisi Antares atmosferindeki türbülansı görebilecek en güçlü gözlemevini oluşturuyor.
Eskiden bu tür araştırmaları sadece Güneş yüzeyinde yapabiliyorduk; çünkü Güneş burnumuzun dibinde yer alıyor ve detaylı görsellerini elde etmek çok kolay. VLT ise bilim tarihinde ilk kez uzak bir yıldızın yüzeyini doğrudan incelememize izin veren yüksek çözünürlüklü görseller sağladı.
Öyle ki bunlar diğer dev yıldız İkizlerevi’nin en yeni fotoğraflarından bile daha ayrıntılı. Peki 1800 ışık yılı uzakta yer alan iki yıldızın 2022’de çarpışarak kızıl nova halinde patlayacak olmasına ne dersiniz? Süpernovaları ve daha fazlasını Kızıl Nova yazısında okuyabilirsiniz. Teleskopunuz net olsun.
Burası cennet ya 😀 Hocam elinize sağlık.